Skip to main content

Erkek-devlet şiddetiyle katlediliyoruz!

Muş Haber Fotoğrafı

  KESK Muş Kadın Meclisi, Birleşmiş Milletler tarafından 25 Kasım 1999 tarihinde ilan edilen Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü vesilesiyle yazılı basın açıklaması yaptı.

Dünya üzerinde kadınlara yönelik baskı, şiddet ve sömürünün devam ettiği vurgulanan açıklamada: 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü´nün simgesi Mirabel kız kardeşlerin Dominik Cumhuriyetinde diktatörlüğe karşı yürüttükleri özgürlük mücadelesi nedeniyle katledilmesinin üzerinden yarım yüz yılı aşkın zaman geçti. Ancak dünyanın her yerinde kadınlar hala sömürülüyor, baskı ve şiddete maruz kalıyor, tecavüze uğruyor, katlediliyorlar. Kadınların rengi, dili, yaşadıkları coğrafya değişiyor ama uğradıkları şiddetin kaynağı değişmiyor.

Kadınlara yönelik her türlü şiddet, tek tek bireylerin kendi çıkmazlarından, geriliklerinden kaynaklanmıyor. Bilakis, erkek egemen sistemin kendisi bu şiddeti bin yıllardır yeniden üretiyor. Erkek-Devlet şiddetiyle katlediliyoruz! Her gün yaklaşık 5 kadın katlediliyor. Her yıl yüzlerce kadın babaları, kocaları, sevgilileri, en yakınlarındaki erkekler tarafından öldürülüyor.

Yüzlerce kadın ve kız çocuğu tecavüze ve cinsel istismara maruz kalıyor. Yanı başımızdaki kadını korumaya çalıştığımız için, yemeği tuzsuz yaptığımız için, boşanmak istediğimiz için, aşklarına karşılık vermediğimiz için, barışmayı reddettiğimiz için, sadece kadın olduğumuz için, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliğimiz farklı olduğu için şiddete maruz kalıyor, katlediliyoruz.

Evimizde, kapımızın önünde, işyerimizde, sokakta, mecliste,  kısacası yaşamın her alanında erkek-devlet şiddetiyle yüz yüze kalıyoruz. Eril akla göre işleyen devlet kurumları kadına yönelik şiddete karşı önlem almak bir yana, cinsiyetçi söylem ve pratiklerle bu şiddete zemin hazırlamakta ve suça ortak olmaktadırlar. Erkek yargı sistemi kendilerini korumak için meşru müdafaa haklarını kullanan kadınlara verilen cezaları az bulurken,  nefret suçu işleyenleri ve kadın katillerini  ´´haksız tahrik, iyi hal, aşırı sevgi ve saygın tutum´´ gibi akla ziyan indirimlerle ödüllendirmektedir.

Ne acıdır ki bu şiddeti uygulayan faillerin yaptıkları yanlarına kar kalmakta, yaşama hakkı ellerinden alınan kadınlar tekrar tekrar öldürülmektedir. Haksız tahrik indirimleriyle sonuçlanan davalar göstermiştir ki; devlet, kadını toplumsal hayat içinde bir birey, bir yurttaş olarak görmemekte, kadınlara uygulanan her türlü baskı, tecavüz, taciz ve şiddet normal ve doğal bulunmaktadır.

13 yıllık cinsiyetçi pratiğiyle, kadınları sosyal, siyasal, ekonomik ve toplumsal yaşamdan koparmaya çalışan AKP iktidarı, kadın düşmanı politikalarına hız kesmeden devam ediyor. Mecliste halk iradesiyle seçilen kadın vekillerin ve Toplu Sözleşme masalarında kadın taleplerini dile getirmek isteyen kadın emekçilerin konuşmasına gösterilen tahammülsüzlük, Tarım ORKAM Sen Kadın sekreterimiz Suzan Kotay´ın Suruç katliamı sonrası IŞİD vahşetini kınadığı için memuriyetten ihraç edilmesi bu örneklerden sadece bir kaç tanesidir denildi.  

Savaş kadına yönelik en pervasız şiddettir AK Parti hükümetine de eleştiriler getirilen açıklamanın devamında: AKP hükümetinin 7 Haziran seçimleri öncesi başlattığı yeni savaş konsepti kadınların ve bir arada yaşayan halkaların üzerine karabasan gibi çökmüştür. Kürt sorununun çözümünde yeniden çatışma ve şiddetin dayatıldığı haziran ayından bu yana yüzlerce insan hayatını kaybetmiş, binlerce kişi gözaltına alınmış ve tutuklanmıştır. Kürt illerinde yeniden devreye konulan OHAL uygulamaları ile yaşam alanları abluka altına alınarak, eğitim, sağlık, beslenme ve barınma hakkı gibi temel ihtiyaçların karşılanması bizzat devlet tarafından engellenmektedir. Annesinin, cansız bedenini buzlarla kucağında sakladığı Cemile, Sur´da keskin nişancıların başından vurarak katlettiği 12 yaşındaki Helin, galoş giyin dediği için polislerce katledilen Dilek, Nusaybin´de kapısının önünde vurulan Selamet, ölü bedenleri kokmasın diye buzdolabında saklanan 35 günlük bebekler savaşın en acımasız yüzünü bir kez daha ortaya çıkarmıştır.

Savaş kadına yönelik en pervasız şiddettir. Bu ortamlarda kadınlar ve çocuklar şiddetin en kabasına ve vahşisine maruz kalıyorlar denildi. Kadınların iş güvencesine de değinilen açıklamada: Zaten alabildiğine sınırlanmış olan iş güvencemizin, 1 Kasım seçimlerinin hemen akabinde 657 sayılı yasada değişiklik yapılarak tamamen ortadan kaldırılmasının gündeme getirilmesi tesadüf değildir. Savaş bütçesi hazırlığında olan AKP hükümeti kamu personel rejiminin son halkası olarak iş güvencemizi ortadan kaldırarak, güvencesiz, sendikasız, örgütsüz emekçiler yığınında biat kültürünü geliştirmek istiyor. Ulusal istihdam stratejilerinde iş ve aile yaşamının uyumunu sağlama gerekçesiyle yeni sömürü düzeni hazırlanıyor.

Ev içi bakım emeği annelik kutsanarak kadının asli işi olarak sunulurken, esnek ve yarı zamanlı çalışma biçimleriyle güvencesizlik kadın emekçilerden başlatılarak temel çalışma biçimine dönüştürülmek isteniyor. Sözüm ona kayıt dışılığı ve işsizliği yok etmek için geliştirilen bu politikaların esas amacı, kayıt dışı olarak sürdürülen çalışma biçimlerini ve sömürüyü yasal hale getirmektedir.

En az üç çocuk söylemleriyle desteklenen doğum teşvik paketlerinin asıl hedefi kadınları tekrar eve kapatmak ve sermayeye yeni, ucuz iş gücü üreterek ataerkil kapitalist sistemin yeniden üretimine katkı sağlamaktır. Biz kadınlar, erkek-devlet-sermaye işbirliğiyle yaşamımızı kuşatma altına alan saldırılara karşı, yaşam alanlarımıza, toprağımıza ve doğaya dönük talana karşı, kentlerimiz üstünde oluşturulan ablukaya karşı, toprağımızdan bizi koparan şiddet, baskı ve zora karşı; emeğimize, bedenimize ve kimliğimize sahip çıkıyoruz! ifadeleri kullanıldı. 

Muş Ovası Gazetesi

Bir Cevap Yaz

Ekonomi Haberleri

Muş’ta Yol-İş’ten Hükümete Zam Tepkisi

Türk-İş’e bağlı Yol-İş Sendikası, kamu işçilerine önerilen yüzde 16’lık zam teklifine karşı Muş’ta…

18 Yaşındaki Muşlu Lise Öğrencisinden Yerli SİHA Projesi

Muş Ahi Evran Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 12. sınıf öğrencisi Sedat Subaşı,…

Prof. Dr. Fuat Sezgin Anadolu Lisesi İnşaatında Kaza: ONER İnşaat’tan Açıklama

Muş’ta yapımı devam eden Prof. Dr. Fuat Sezgin Anadolu Lisesi’nin sundurma kısmında 14…

Eğitim Haberleri

18 Yaşındaki Muşlu Lise Öğrencisinden Yerli SİHA Projesi

Muş Ahi Evran Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 12. sınıf öğrencisi Sedat Subaşı,…

Muş, Okul Öncesi Eğitimde Türkiye’nin En Yoğun İli Oldu

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) en güncel verilerine göre, Muş, okul öncesi eğitim kurumlarında…

Muş’ta Engellilere Yönelik “Bilgisayar Ağ Sistemleri ve Yönlendirme” Kursu Devam Ediyor

Muş Zihinsel ve Fiziksel Engelliler Derneği tarafından hayata geçirilen “Bilgisayar Ağ Sistemleri ve…

Kültür Sanat Haberleri

Yunus Teke’den Memleket Türküsü: “Arınç Yolu” Yayınlandı

Muşlu hemşehrimiz Yunus Teke’nin “Arınç Yolu” adlı şarkısı müzik platformlarında yayınlandı. Memleketi Muş’un…

MUFSAD, Uluslararası Fotoğraf Yarışmalarından 125 Ödülle Döndü

Muş Fotoğraf ve Sanat Derneği (MUFSAD), son bir ay içerisinde katıldığı uluslararası fotoğraf…

Yedi Bölgeden Anadolu Esintileri Gençlik Konseri Coşkuyla Gerçekleşti

15-21 Mayıs Gençlik Haftası ve 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı…

Profesyonel internet sitesi için arayın..

Memleket Web Tasarım

 0532 514 50 57

  • Google Arama Kaydı
  • SEO Puanı Yüksek Tasarımlar
  • Türkçe Yönetim Paneli
  • Yedekleme Hizmeti

 

 

Haber ve İçerik Etiketleri

Haber Kategorileri