Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Muş İl Koordinatörlüğü desteğiyle faaliyete geçen Cano Saanen Keçi Çiftliğinin sahibi Özen-Pak Dericilik İnşaat Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi asıl faaliyetleri olan turizm sektörünün yanında ata mesleği tarımda da faaliyetlerini sürdürmeye karar verdi.
Geçen yıl Muş İline 4 yıldızlı güzel bir otel işletmesini kazandıran şirket aynı dönemde TKDKnın hibe desteği verdiği bir keçi çiftliğini de inşa etti. 12. Başvuru Çağrı İlanı kapsamında hibe desteği için başvuruda bulunan ve TKDKnın kendileri ile Temmuz 2014te sözleşme imzaladığı şirketin yatırımını tam kapasiteye ulaştırmak için çaba gösteriyor.
Yıllardan beri hayvancılığın içinde yer alan Şirket Müdürü Serdal Özüpak Araştırmalarımız neticesinde keçi ırkları içerisinde saanen ırkının; yavrulama sıklığı ve süt kalitesi bakımından diğer keçi ırklarından daha üstün olduğunu fark ettik. Öyle ki, saanen keçileri tek batında dörde kadar yavru verebiliyor. İlimizde daha önce de saanen keçisi yetiştirme teşebbüsleri olmuş. Ancak istenen ölçüde başarı elde edilememiş. Biz TKDKnın verdiği destek ile Avrupa Birliği standartlarını da dikkate alarak modern bir çiftlik ortaya koyduk dedi.
Özüpak daha sonra şunları söyledi, Keçilerimiz yakında yavrulayacak. Çiftliğimizi geliştirmek istiyoruz. Devlet güzel bir destek verdi. Ancak çiftlik yatırımımızı yavaşlatan sebep aynı zamanda Diyar Paris Oteli de işletmeye almamız. Haliyle ikisini bir arada geliştirmek zor oluyor. Otel işletmeciliğinde beklediğimiz doluluk oranını yakalayamıyoruz. İl dışından katılımcıların sayısının çok olduğu organizasyonlar biz ve turizm sektöründe faaliyet gösteren diğer işletmeler için önem arz ediyor. Söz gelimi geçtiğimiz ay düzenlenen güreş müsabakası sayesinde doluluk oranımız % 100e ulaştı. Üniversitede düzenlenen Bölgesel Kalkınma Konferansında da otelimiz iyi çalıştı. 94 oda ve 218 yatak kapasitesiyle hizmet veriyoruz. Mevcut durumda % 25 kapasite ile çalışıyoruz. Bu sebeple de yoğunluğumuzu otel işletmemize vermemiz gerekiyor.
Keçi çiftliği anaç kapasitesi 300. Sürü projeksiyonunun tamamı göz önünde bulundurulduğunda bu rakamın bin 500e kadar yükseldiğini kaydeden, Özüpak, Şu anda 52 keçimiz var. Çanakkaleden saanen keçisi getirtme durumumuz var. En kısa sürede yatırımımızı istenen seviyeye çıkartacağız. Keçi sütü ile yapılan dondurmalar çok beğeniliyor. Yavrulama dönemi sonrası sütlerimizi ulusal bir dondurma firmasına satmayı planlıyoruz. Bunun yanı sıra şuna da değinmeliyim ki keçi sütü faydası ve kalitesi bakımından anne sütüne en yakın süt olarak biliniyor şeklinde konuştu.
TKDK Muş İl Koordinatörlüğü desteğiyle açtıkları çiftlik sayesinde ilimizin modern anlamda ilk keçi sütü üretim tesisine kavuştuğunu ifade eden Özüpak, sözlerine şöyle devam etti; Kurumdan 1 milyon 470 bin 282 TL hibe desteği alarak bu çiftliği faaliyete geçirdik. İl Koordinatörümüz Mehmet Emin Turan ve çalışma arkadaşlarına teşekkür ediyorum. İlerleyen yıllarda ürettiğimiz keçi sütünü işleyip dondurma üretimi yapılacak bir tesisi Muşa kazandırma azmi içerisindeyiz. diyerek çok yönlü bir girişimci olduğunu gözler önüne serdi.
TKDK 101-Tarımsal İşletmelerin Fiziki Varlıklarına Yönelik Yatırımlar tedbiri kapsamında proje başvurusunda bulunan yatırımcılara uygun kabul ettiği 20 Bin Avro ile 1 Milyon Avro arasında % 65-70 hibe desteği imkânı sunuyor. Bu tedbir kapsamında büyükbaş ve küçükbaş süt sığırcılığı, besicilik, kanatlı eti üretimi ve yumurta üretimi sektörlerine bu hibe destekleri veriliyor. IPARD II Programı 2. Başvuru Çağrı İlanına çıkmaya hazırlanan Kurum yatırımcılara projeleri kapsamında KDV muafiyeti gibi ayrıcalıklar da tanıyor.
Sunguda keçi yetiştiriciliği yapılan çiftliği ziyaret eden Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Muş İl Koordinatörü Mehmet Emin Turan yapılan yatırım tam kapasite ile işletildiğinde ilimiz tarımına asıl katkısını vereceğine değindi.
Benzer bir tesisin Bingöl yolu üzerinde de yakında hizmete gireceğini belirten Turan 3 bin 600 kapasiteli 36 büyükbaş süt üretim çiftliği ve 800 küçükbaş kapasiteli 2 süt üretim çiftliğinin IPARD I Programı kapsamında ilimize kazandırıldığını söyledi.
Turan daha sonra şunları söyledi: Tam kapasite çalıştıkları durumda günlük 90 ton civarında çiğ süt bu işletmelerde üretilecek. Bu sütü işleyecek olan fabrikalar şu anda süt bulmada zorluk yaşıyorlar. Neredeyse pazarı hazır bir faaliyet. Üreticinin emeğinin karşılığı olan bir fiyattan çiğ sütü satabilmesi çok önemli. Vurgulanması gereken en önemli husus şu ki bu üretim Muşun toprakları işlenerek gerçekleştiriliyor. Zengin kaynakları olan bir ovaya sahibiz. İlçelerimiz de aynı şekilde bu potansiyele sahip. Bu işletmelerin üretim yapabilmesi için bu topraklar işlenmeli. Baktığımızda sağladığımız hibe destekleri tam anlamıyla bir zincir oluşturuyor. Toprağın işlenmesinden ürünün halk sağlığı ve gıda güvenliği noktasında tüketiciye sağlıklı bir şekilde ulaştırılmasına kadar tüm kademeler bu süreçten etkileniyor. Hibe desteklerimiz IPARD II Programı kapsamında sürecek. Ben tüm üreticilerimizi kendi imkânları ölçüsünde bu hibe fonlarından faydalanmaya davet ediyorum.
Muş Manşet Gazetesi
