Skip to main content

Hayatmosfer

Muş Haber Fotoğrafı

Gözbebeğini emziren bir kadın oturuyor vapurda. “Affedersiniz, boş mu?” diye soruyorum. “Boş ama ikinizi birden emziremem” deyip bakışını denize atıyor.. rengi kararmış bir martı kapıyor, uçuyor, uçuyoruz.. biz yine hayatı suçluyoruz!

Hayata kafa tutarız gençliğimizde. Büyüdükçe tuttuğumuz organın yerle arasındaki mesafe daralır. Battıkça batarız, ömür azalır. Bir bebeğin fitille tanışmasıdır hayat. Ve bu tanışıklık rutin gel gitlerle ölünceye kadar devam eder. Fitille başlayıp, pamukla son bulan bir tıkanıklıktır yaşam. Barkodu olmayan kefenlere sarılırız en koyu aşklara nazire yaparcasına, jelatinlenmiş kaçak et gibi gizleniriz toprağa.

Gökyüzündeki son ay görüntüsünü hafızama kazıyıp gözlerimi kapatıyorum. Ocakbaşı Cenin Restorant’ta bir akşam üstündeyiz. Kısık sesli klezmer eşliğinde yudumluyoruz kahvelerimizi. “Bu rakı şişesinin dibini ölçerken pi’yi üç mü alıyoruz, yoksa alkolden öç mü alıyoruz sütlü kahve içerek?”. Yan masada, henüz yaşını gösterirken tek el kullanması yeterli olan minik kızıyla oturan, dişine bulaşan ruj nedeniyle seksapel devalüasyon gözlemlediğim kadın konuşuyordu; “yemeğinle oynama kızım.. bu kızı anlayamıyorum.. her seferinde ceninin kirpiklerinden papatya falı bakıyor.. çek elini dedim sana..”. Kahvelerimizi bitirip çıkıyoruz, bir basamak ve bir basamak daha. “Bu benim mezarım değil!” “Nerden anladın?” “Dün akşam çiğnediğim solucanı kefene yapıştırmıştım” Uyanıyorum. Hiv virüsü taşıyan bir kadının vücuduna jiletle resim yapması ve kanayan bedenini denize bırakması gibi anlamsız deşarjlara gebe ruyalarım..

Çayın kafa yaptığı şehirlerde bulundunuz mu hiç? Şehir suyuna sakinleştirici katılmış gibi pilottur herkes ve overdose demlikler kaynatılır yüksek ateşte. En muhafazakâr adamların bile kol kola girip gezmesi cinsel bir tercihten ötedir. Anlayabilmek için çay keşler kervanına katılmalısınız ya da hiç uğramamalısınız haritanın açılım yapılan coğrafyalarına.

– Herkesin aklında bir uzaklaşmak, kaçmak fikri.. yine de kopamıyoruz.. bir araya gelip kendimize benzer insanlardan yapıyoruz bol bol..
– Tuzlu fıstık gibidir sevgili.. soymadan duramazsın!
– Bugün seni çok seviyorum!
– Maharet her gün sevmekte.. kısa metraj aşkların önemi yok.. uzadıkça süre daha bir bağlanılır, hem sevgide hem sekste.. o yüzden uzak dururum kadınlardan, sözü kısa kestiğimde kırılmasınlar diye..
– Ama seviyorum!
– Japonları da sev.. çok kısık bakıyorlar hayata.. dibi yanmıyor ömrün..

Patatesle elektriği iletmeyi, kamçılı fetiş mikroorganizmaları, Mercidabık Savaşı’nın nedenlerini öğrettiler bize. Oysa üç korner bir penaltıydı ve kaleye uzaklığımız bir hayat boyuydu. Üstelik bu şehirdeki aileler çocuklarını iştahsızlık şikayetiyle hiç doktora götürmediler..

Sentetik dramlarla hadım edilmiş ömürlerimiz. Üretkenliğimizi kusacağımız yaşam alanları daraltılmış. Saat farklarına rağmen paslaşıp, topu yere düşürmemeye çalışıyoruz. Topu düşürenin helvasına ispirto döküp yiyoruz. “En son mezara giren ışığı kapatsın, güneş gözümü alıyor, üstelik hiçbir bedel ödemeden..”

Dağıtılan süt tozlarıyla büyümüş insanların hem pırnal meşesi gibi yaşayıp, hem de önümüze ışık tutmaya çalışmaları kadar gülünç bir durum yok. “Ya düşüncelerinizi hayata geçirin, ya da bırakın onlar size..” demek geçiyor içimizden ama geleneklerimiz, göreneklerimiz, vecibelerimiz ve her şeyden önemlisi yerli malı yaftamız buna engel oluyor.

Film fragmanı gibidir yazı. En parlak kelimeleri dökersin kağıda. Bakmayın siz aks-i müfredcilere, darb-ı meselcilere, fesad-ı telifcilere.. Herkes göbek deliğine en az bir kez parmağını sokmuştur hayatında. Ve arz-ı endam ederken gül bahçelerinde enteronlarının azizliğine uğramıştır mutlaka.

Jules et Jim’in siyah beyaz atmosferinde söylenen “le tourbillon de la vie” gibi bir Jeanne Moreau yorumudur yazmak. Hayatın girdabında.. herkes sevdiğini öldürür.. ve noktayı koyar yazıya.

Hem ben şimdi özgür olsam yazmam, yaşarım..

Bir Cevap Yaz

Ekonomi Haberleri

Muş’ta Besiciler Yaylalarda Koyun Kırpmaya Başladı

Muş’ta havaların ısınmasıyla birlikte yaylalara çıkan besiciler, hayvanlarının yazlık bakımlarına başladı. Kurtik Dağı…

Muş’a kayıtlı kaç araç var?

Türkiye’deki Trafiğe Kayıtlı Araç Sayısı ve Muş İli Araç İstatistikleri Geçen yıl itibarıyla…

Muş Havalimanı 2024 Mayıs İstatistikleri Açıklandı

Muş Sultan Alparslan Havalimanı 2024 Mayıs İstatistikleri Açıklandı T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı…

Eğitim Haberleri

Bejna Fırat’ın İlham Veren Hikayesi

Varto’dan Yükselen Bir Başarı Hikayesi: Bejna’nın Azmi ve İyilikseverlerin Dayanışması Muş’un Varto ilçesine…

Muş’ta Coşkulu Mezuniyet Töreni

Muş’ta gerçekleşen mezuniyet töreni, Vali Avni Çakır ve Rektör Prof. Dr. Mustafa Alican’ın…

Muş İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden Yenilikçi Proje Yarışması

Muş İl Milli Eğitim Müdürlüğü AR-GE Birimi tarafından bu yıl dördüncüsü düzenlenen “Eğitim…

Kültür Sanat Haberleri

“Yüreğimdeki Mürekkep” raflarda yerini aldı

Dr. Yunus Soydan’ın İlk Şiir Kitabı “Yüreğimdeki Mürekkep” Raflarda Edebiyat dünyasına yeni bir…

Muş Alparslan Üniversitesi Öykü Günleri: Edebiyatseverlerin İlgi Odağı

Muş Alparslan Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen “Muş Alparslan Üniversitesi Öykü Günleri”, 2-3 Mayıs…

Geçmişten Geleceğe Muş

Muş’un köklü tarihine ışık tutacak önemli bir eser hazırlanıyor. Muşlu Dağcı Ömer Faruk…

Profesyonel internet sitesi için arayın..

Memleket Web Tasarım

 0532 514 50 57

  • Google Arama Kaydı
  • SEO Puanı Yüksek Tasarımlar
  • Türkçe Yönetim Paneli
  • Yedekleme Hizmeti

 

 

Haber ve İçerik Etiketleri

Haber Kategorileri