Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete intikalinin 73. yıldönümünde törenle anıldı. Anma programı, Hükümet Konağı önündeki Atatürk Anıtına çelenk koyulmasıyla başladı. Vali Ali Çınar, Ak Parti Muş Milletvekili Faruk Işık, Belediye Başkanı Necmettin Dede, Garnizon Komutanı Kıdemli Albay Fuat Kömürcü ve programa katılanlar, saat 09.05’te 2 dakikalık saygı duruşunda bulundu.
Vali Çınar ve beraberindekiler, daha sonra Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma programına katıldılar.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunması ile başlayan anma programına protokol üyelerinin yanı sıra öğretmen ve öğrenciler katıldı.
Atatürk’ün devlet adamlığını anlatan bir konuşma yapan Muş İMKB Anadolu Lisesi Tarih Öretmeni Ferhat Turan, Atatürk’ün 73 yıl önce aramızdan ayrıldığını ancak hâlâ Türk milletinin gönlünde ve Türkiye’nin geleceğinde yaşadığını söyledi. Turan “Bize düşen görev Atatürk’e sahip çıkmak, yüzümüzü geleceğe dönmek ve ufkumuzu geniş tutmaktır.” dedi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün büyük bir devlet adamı olduğunu ifade Turan, “Atatürk’ün bu vasfı, gerek yerli gerek yabancı bilim adamları, fikir adamları ve devlet adamları tarafından çeşitli incelemelere konu teşkil etmiştir. Bu konudaki genel kanaat, Atatürk’ün modern devlet hayatının gerektirdiği değerlerle dolu müstesna bir şahsiyet olduğudur. Daha açık bir deyimle Atatürk karizmatik bir lider ve aynı zamanda karizmatik bir devlet adamıdır.”diye konuştu.
Turan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Tarihte çok az lider tarihin akışını değiştirmiş ve “millî lider” veya “tarihî lider” olma niteliğini kazanmıştır, işte büyük Atatürk, istilaya uğramış ülke topraklarını kurtarmak için milletin bağrından çıkan ve Anadolu’yu esaretten kurtarıp yeni bir devlet kuran büyük bir lider ve devlet adamıdır. Atatürk’ün büyüklüğünü vereceğim şu örnek daha iyi açıklamaktadır:
Türk Orduları 1922’de Yunan Orduları’nı Akdeniz’e dökünce İngiltere Parlamentosu büyük bir toplantı yapar. İngiliz İşçi Partisi Lideri Macdonald kürsüye gelerek şöyle seslenir:
“-Nerede Başvekil Lloyd George? Bize ne söz verdi, netice ne oldu? Hazineden büyük paralar alıp bizi boş yere masraflara soktu. Hani Boğazlar bizim olacak, Anadolu taksim edilecekti? Hiçbiri olmadı. Bunun hesabını bize versin!” Dediği zaman, Lloyd George yavaş adımlarla kürsüye geldi: “-Arkadaşlar! Asırlar pek nadir olarak dâhi yetiştirir. Şu talihsizliğimize bakın ki, o büyük dâhiyi asrımızda Türk Milleti yetiştirdi. Mustafa Kemal’in dehasına karşı elden ne gelir? Der ve kürsüden iner. Başbakanlıktan istifa eder.
Atatürk’ün kendisine büyük devlet adamı vasfını kazandıran bazı özellikleri vardı. Bu özelliklerinden, bazıları şunlardır:
1.KARAR VERME NİTELİKLERİ
Atatürk, süratli ve isabetli karar vermekte mahirdi. Onun kararları plana ve hesaba dayanır, hiçbir şeyi tesadüfe bırakmayarak ihtiyatlı hareket ederdi.
“İş ve eser, sahibinin karakterini ve kudretini gösteren bir aynadır” sözü boş yere söylenmiş bir laf değildir. Atatürk, her yapacağı işi günlerce, bazen aylarca inceden inceye düşünerek fikren hazırlardı. Bir defa karar verdi mi, onu hiçbir güçlük yolundan çeviremezdi. Yaptığı her işte, onun azim ve karakteri açıkça okunurdu
2.GERÇEKÇİLİK
Çok yönlü bir insan olan Atatürk realistti. Atatürk gerçeği arayan ve onu buldukça da kuvveti artan bir insandı. Hiçbir işi talihe bırakmazdı. Maceracı değil hesapçı idi.
Atatürk 1923 tarihli konuşmasında, “Birbirimize daima hakikati söyleyeceğiz. Felaket ve saadet getirsin, iyi ve fena olsun, daima hakikatten ayrılmayacağız.” demek suretiyle hem gerçekçiliğini ortaya koymuş, hem de devlet yöneticilerine bir istikamet göstermiştir.
3.İLERİ GÖRÜŞLÜLÜĞÜ
Atatürk’ün ileri görüşlülüğünü kelimelerle anlatmak yerine, bu konuda onun yakınında bulunan bazı kişilerin anlattığı anıları ele almak çok daha isabetli olacaktır. Atatürk’ün ileri görüşlülüğü konusunda son derece enteresan bir anıyı da Afet İnan şöyle anlatmaktadır : “Tuhaf bir olaydır belki… Mustafa Kemal’in Mussolini’nin Türkiye hakkındaki beyanatlarından birisini okuduğu bir andı. Yine hırslandı ve Mussolini için şöyle söyledi: Memleketi için iyi bir insan değil. Göreceksiniz bunu ayaklarından asacaklar. Ben şaşırmıştım. Ayaklarından asacaklar ne demekti? Nitekim öyle oldu. Gerçekten Afet İnan’ın da belirttiği gibi, Mussolini, İtalyanlar tarafından ayaklarından asılarak öldürülmüştür.
4.VATAN VE MİLLET SEVGİSİ
Vatan ve millet sevgisi, tahsil yıllarından ölümüne kadar Atatürk’ün bütün hayatında kendisine düstur olmuş en önemli prensiplerden birisidir.
Atatürk’e göre, “millete efendilik yoktur, hizmetkârlık vardır. Bu millete hizmet eden onun efendisi olur.”Atatürk. Bu sevgiyi “Millet sevgisi kadar büyük bir sevgi yoktur” sözleriyle ifade etmiştir.
5.İDEALİSTLİK
Atatürk bir dava adamı idi. Bunun sonucu olarak büyük idealler peşinde koşmuştur. Gerçekten yaptıkları ile büyük olan Atatürk, fikir ve idealleri ile de büyüktür.
“Küçük işlerle meşgul olmayınız. Daima büyük davalar peşinde koşunuz; o takdirde eserleriniz sizden sonra da muammer olur.”
Bu veciz ifade Atatürk’ündür. Celal Bayar, Atatürk’ün bu sözü için, “Hayatta kendisinden feyiz aldığım nasihatleri arasında yer alan bu ifadenin manasını şimdi daha iyi anlıyorum. Büyük adam olmak için büyük iş görmek lazımmış. Küçük işi herkes görebilir.” demiştir.
6. ŞEFKAT VE İNSANCILLIK
Atatürk’ün yüreği millet ve insan sevgisi ile dolu idi. Bu özelliği nedeniyle savaşlara karşı olmuş, ancak “zarurî ve hayatî olması halinde “savaşa cevaz vermiştir. Atatürk’ün bu konudaki ölçüsü şudur : “Milleti harbe götürünce vicdanımda azap duymamalıyım. Öldüreceğiz diyenlere, “ölmeyeceğiz” diye harbe girebiliriz. Lakin milletin hayatı tehlikeye maruz kalmayınca, harp bir cinayettir’ demiştir.
Atatürk’ün büyük devlet adamlığı vasıflarından bazılarını ortaya koymayı amaçlayan bu konuşmamı, ülkemizde çok iyi tanınan ve bilinen Lord Kinross’un bir değerlendirmesiyle bitirmek istiyorum.
Lord Kinross,: Bir Milletin Yeniden Doğuşu isimli eserinde Atatürk hakkında şu değerlendirmeyi yapmaktadır : Kemal Atatürk’ün çağımızın yetiştirdiği en büyük devlet adamlarından biri olduğu hakkında en ufak bir kuşkum yoktur. Benim ülkemin en büyük adamlarından biri olan Winston Churchill, “Atatürk’ü I. Dünya Savaşı ve sonrasının en büyük dört-beş simasından biri olarak gösterir. Churchill, O’ndan “Türk Milletinin önderi, büyük bir asker” diye söz etmişti. Gerçek de budur. O, büyük bir asker ve karizmatik bir devlet adamıdır.”
Programda öğrenciler tarafından günün anlam ve önemine dair şiirler okundu, “Atatürk” isimli oratoryo sahnelenmesi ile program sona erdi. Muş`un Sesi Gazetesi