Tezhiple stres atıyorlar

Muş’ta HEM tarafından açılan tezhip kursu, usta eğitimciler ve öğretmenler tarafından yoğun ilgi gördü.
 
Kurslar, her yaş kesiminden yoğun ilgi görüyor. Boyaların su üzerindeki dansı olarak betimlenen tezhip kurslarına kursiyerlerin ilgisi göze çarpıyor.
Yıl boyunca çeşitli kültür-sanat etkinliklerine imza atan Muş Halk Eğitim Merkezi geleneksel el sanatlarımızın yaşatılmasına da katkı sağlamaya devam ediyor. Muş’ta açılan, tezhip sanatı kursu HEM’de adeta yeniden doğdu.
Haftanın belirli günlerinde kursiyerlere, uzman eğitmen Turan Sur tarafından verilen geleneksel kültürümüzün en önemli el sanatlarından olan ve bugün kaybolmayla yüz yüze gelmiş Tezhip Sanatı kursunun insanlar üzerindeki etkisi ayrı bir önem taşıyor. Tezhip kursunun, eğitim gören kursiyerler tarafından sanat bakımından taşıdığı önemin yanı sıra psikolojik sıkıntılardan da arınma noktası olarak gösterilirken bu sanat türü Muş’ta bir çok kişinin dikkatini çekmeye başladı. HEM merkezi olarak Şubat ayından itibaren eğitimlerine başlanan Tezhip Sanatının Haziran ayı itibari ile sona ereceği ve yeni kursların ise sağlanacak olan talepler sonucu yeniden açılabileceği belirtildi.
6 ay süren Tezhip sanatı eğitiminin sonunda, kursiyerlere sertifika ve başarı belgesi veriliyor. Tezhiple tanışan kursiyerler, aldıkları eğitimler sonucunda yıl içinde birbirinden güzel eserler hazırlıyorlar.
Kurslara gösterilen ilginin yanı sıra Tezhip Sanatının hobi amaçlı olarak ta görüldüğünü belirten kurs hocası Usta Eğitici Turan Sur, Tezhip Sanatı eğitimine gösterilen ilginin Muş’ta sevindirici noktalarda olduğunu vurguladı.
Halk Eğitim Merkezinde 3 aydan itibaren devam eden ve 30 kursiyerin eğitim aldığı Tezhip Sanatı kursuna yönelik açıklamasını sürdüren Turan Sur, “yoğun talep üzerine bugün Merkezimizde Tezhip Sanatı kursu eğitim çalışmalarına başlamış bulunmakta ve eğitim sürecinde 3 aylık bir süreyi geride bırakmış bulunmaktayız. Haziran ayına kadar devam edecek olan Tezhip Kursumuz gelecek olan talepler üzerine bir kez daha eğitim çalışmalarıyla buluşturulabilir. Buradaki amacımız bu sanatımızın insanlarımız arasında yaygınlaşmasını sağlamak ve sanat değerlerimizi ayakta tutabilmektir. Selçuklu Osmanlı kültürünü yaşatmak maksadındayız. Yeni tasarımların ortaya koyulmasını sağlamaktayız. Kursiyerlerimiz tarafından gösterilen ilgi oldukça sevindirici boyuttadır. Tezhip Kursumuzun açılmasında emek sahibi olan HEM yetkililerine ve bu sanat türümüzün ayakta kalabilmesini sağlamak adına çaba sarf eden kursiyerlerimize teşekkürlerimi iletiyorum” şeklinde konuştu.
KURSİYERLER, PSİKOLOJİK ETKİDEN SÖZ EDİYOR
Eğitim gören kursiyerler ise Tezhip sanatının kişiler üzerindeki etkilerinden söz ediyor. Tezhip Sanatı eğitimi alan kursiyerlerden Kuran Kursu eğiticisi Tuba Yıldırım Gözgen, Tezhip sanatına olan ilgisinin yanı sıra bu sanatın kendisi için psikolojik bir rahatlama süreci içerdiğini belirterek, Tezhip sanatı eğitimlerine herkes tarafından ilgi gösterilmesi gerektiğine de ayrıca dikkat çekti.
TURAN SUR, TEZHİP SANATINI ANLATTI
HEM bünyesinde açılan ve 30 kursiyerin eğitim gördüğü Tezhip Sanatının önemine yönelik açıklamalarda bulunan Kurs Hocası Turan Sur,  Kur’an-ı Kerimin en çok tezhiplenen kitap olduğunu belirterek; “Özellikle Kur’an-ı Kerim’in ilk iki sayfasının bu tür bir süsleme ile doldurulması adeta bir kural haline gelmiştir. Kur’an-ı Kerim’in dışındaki kitaplarda ise genellikle metnin başında tezhipli bir besmele bölümü koymak yeterli olmuştur. Kur’an-ı Kerim en çok tezhiplenen kitaptır. Kur’an yazmanın ve süslemenin sevap sayılmasının bunda büyük etkisi vardır. Özel önem verilmiş pek çok örnekte baştaki ilk iki sayfanın tamamının yanı sıra sure başlıkları da tezhiplenmiştir. Bir tezhibin hazırlanmasında izlenen klasik yol ince kağıt üzerine bir desenin tümü ya da yinelenen bölümlerinden yalnızca biri çizilir. Deseni oluşturan çizgiler, birer milimetre kadar aralıkla iğne ile delinerek bir kalıp hazırlanır. Bu kalıp, süslenecek yüzey üzerine yerleştirilir. İnce kömür tozu dolu küçük bir torbacık, kalıp üstünde gezdirilir ve noktaların yüzeye geçmesi sağlanır. Noktaların araları da ince kalemle birleştirilerek desen ana yüzeye geçirilir. Boyama işlemine altınla başlanır. Hafif jelatinli su ile sulandırılan altın, fırça ile sürülür. Altının parlaması için de “Zermühre” denen bir alet kullanılır. Bu, parlak yüzeyli bir taştır. Bunun için genelde akik tercih edilir. Bir sapa oturtulan bu taşın yüzeye sürülmesi ile altın parlak bir görünüm kazanır. Daha sonra çok ince bir fırça kullanılarak konturlar çizilir. Bu konturlara tahrir denir. Konturların çizilmesiyle zemin renklerinin altın yüzeye akması bir derece de olsa önlenmiş olur. Sonra sıra zemin kısımlarının renklendirilmesine gelir. Zeminde genellikle lacivert kullanılır. Bu bir ölçüde dönem üslubuna ve sanatçıya göre de değişir. En sonunda renkli ayrıntılar eklenir, tığlar çekilir, zeminde serpme, nokta ya da tarama gibi son rötuşlar yapılır” şeklindeki ifadelere yer verdi.
  Muş Ovası Gazetesi