Belediye Meydanında Emek ve Demokrasi Platformu tarafınca, basın açıklaması düzenlendi. Basın açıklamasında, Nusaybin yaşanan olaylara dikkat çekildi. Açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) Muş Milletvekili Doç. Dr. Ahmet Yıldırım, partililer ile vatandaşlar katıldı. Yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı alanda grup adına basın açıklamasını, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Muş Merkez İlçe Eş Başkanı Faik Yasul okudu. Yasul, ülkede 90 yıldır kanayan bir yaranın var olduğunu belirtti.
Yasul: Bu ülkede 90 yıldır kanayan bir yara var. 90 yıldır ölüm yağıyor, inkâr ve imha politikalarıyla. Bu ülkenin en temel sorunu olan Kürt sorunu, içinde barındırdığı temel insani haklar, Yaşam hakkı, ekonomik ve sosyal haklar, kültürel haklar başlıklarında gün geçtikçe ağırlaşan büyük bir sorun olarak gündemdeki yerini korumaya devam ediyor. Ağır faşizan politikalara karşı top yekûn direniş gerçeğini yaşayan halkımızda, dün olduğu gibi bugünde Nusaybin, Cizre, Varto, Lice, Derik, Kızıltepe kısaca her yerde var olma mücadelesi veriyor dedi.
AK Partiyi eleştiren Yasul: Son 40 yıla damgasını vuran silahlı, çatışmalar, çeşitli dönemlerde olduğu gibi, en son 2013 Nevruzunda Kürt Halk önderi Sayın Abdullah Öcalanın iradesiyle bir barış sürecine evirilmiştir. Bu ülkede barış ve kardeşliğin hâkim olduğu, gencecik fidanların yaşamasını öngören, gerçek ve onurlu bir barışı içeren süreç, en son Dolmabahçe Mutabakatı ile somut bir sonuca dönüşmek üzereydi. Ancak Çözüm Sürecini seçimlere endeksli yürüten AKP anlayışı barış masasını devirmiş ve ne yazık ki Türkiye Halklarına tekrar çatışmayı reva görmüştür. Özellikle 7 Haziranda açığa çıkan barış iradesini boşa çıkarmaya çalışan AKP anlayışı adeta Türkiye halklarından intikam alırcasına hayatı cehenneme çevirmek için elinden geleni yapmaktadır. Amed mitingimize patlayan bombaları, Suruç katliamı takip etmiş ve en son Ankarada da 103 insanımızın ölümü ve 500 den fazla insanımızın da yaralanmasıyla sonuçlanan canlı bomba eylemiyle Barış Kana Bulanmıştır. IŞİD denen vahşet örgütünün elini kolunu sallaya sallaya Türkiyede eylem yapabilmesi manidardır şeklinde konuştu.
Nusaybinde 14 gün süren tutumun artık tahammül sınırlarını aştığını dile getiren Yasul, AK Partiyi eleştirerek, Türkiyeyi Suriyede savaşa sokmak için de çok tehlikeli adımlar atmakta olduğunu vurguladı. Yasul: IŞİD eliyle bir yandan topluma korku salınırken bir yandan da uzun süreli Sokağa Çıkma Yasakları ile Kürt halkını hedef gözeterek öldürüldüğü bir sürece girilmiştir. Cizrede 8 gün ile başlayan ve AKPye oy vermeyen Kürt şehirlerinde, sırayla uygulanmaya başlayan sokağa çıkma yasakları; halkı açlığa, susuzluğa, elektriksizliğe mahkum ederek ve hamile kadınların öldürüldüğü, çocuk cenazelerinin buzdolaplarında bekletildiği insafsız ve ahlaksız bir sürece bölünmüştür. Nusaybinde 14 gün Süren bu tutum artık tahammül sınırlarını aşmıştır. AKP iktidarı bu ülkede iç savaş çıkarmak için elinden geleni yapmaktadır. Rojavada oluşan Kantonal Yapıyı içine sindirmeyen AKP devleti, Türkiyeyi Suriyede savaşa sokmak için de çok tehlikeli adımlar atmaktadır. Dış politikada giderek yalnızlaşan Türkiye, içeride de halkına zulüm uygulayan politikalarıyla bir korku imparatorluğuna dönüşmüştür ifadelerini kullandı.
İçerde ve dışarıda yaşanan tüm bu gelişmeler karşısında bu güne kadar olduğu gibi bugünden sonra da halkın direnmeye devam edeceğini belirten Yasul: İhaleler ve Rüşvet çarkıyla basının büyük bir bölümünü eline geçiren AKP yaşananları kamuoyuna farklı yansıtarak Türkiye Halklarını Yanıltmaya devam etmektedir. İçerde ve dışarıda yaşanan tüm bu gelişmeler karşısında bu güne kadar olduğu gibi bugünden sonra da halkımız direnmeye devam edecektir. Cizre, Nusaybin, Gewer, Varto ve tüm Kürt kentleri bu baskı ve sindirme politikalarına direnerek cevap vermişler ve destanlaşan direnişlere öncülük etmişlerdir. Şu hiç unutulmamalıdır ki; bir yerde baskı ve zulüm varsa orada direnişte olacaktır. Biz; barıştan, kardeşlikten, eşitlikten yana olmaya devam edeceğiz. Ancak AKPyi bir kez daha uyarıyoruz Kenan Evren ve ondan öncekiler her ahlaksız saldırmalarına rağmen tarihin çöplüğüne atıldılar. Özallar, Demireller, Çillerler, Ağarlar, Türkeşler her türlü baskıyı uyguladılar ama şu an tariflin çöplüğündeler. AKPde tarihin çöplüğünde yerini alacaktır. Biz buradan, Kobane meydanından tüm bu destanlaşan direnişleri sergileyen Nusaybin halkını ve bu baskı ve zulüm politikalarına direnen herkesi selamlıyoruz. Zafer direnen halkımızın olacaktır şeklinde konuşmasını tamamladı. Yapılan basın açıklaması sonrasında, toplanan grup olaysız bir şekilde dağıldı.
Muş Manşet Gazetesi















