Skip to main content

Cuma hutbesinde cami ve din

Muş Haber Fotoğrafı

1-7 Ekim tarihleri arasında kutlanan Cami ve Din Görevlileri haftası münasebetiyle, Muş İl Müftülüğü tarafından ülkede olduğu gibi Muş’ta da çeşitli programlar düzenleniyor. Yarın idrak edeceğimiz Cuma Namazında da Cami ve Din Görevlileri Haftasının önemi anlatılacak. Yeşilce Köyü İmamı Nihat Tutkun tarafından hazırlanan hutbe tüm camilerde okunacak.

Tüm hocalar tarafından okunacak olan hutbede şu bilgiler yer alıyor. “Muhterem Müslümanlar! Yeryüzünün en hayırlı yerleri ve Allah katında mekânların en sevimlisi; hiç kuşkusuz camilerdir. Hazret-i Peygamber (s.a.v); “Secde edilen yerler (cami ve mescitler), Allah’a en sevimli olan mekânlardır.” (1) buyruğuyla, bunu çok güzel dile getirmiştir. Yüce Allah da ilk mescit olan Kâbe’den bahsederken “Evim” demekte ve kendi beytinin ilk bakıcısı olarak da; Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail’ den.(2) bahsetmektedir. Bunlar; Kâbe’nin birer şubesi konumunda olan camilerin anlam ve önemini dile getiren güzel delillerden olduğu gibi; bu mekânlara ilk hizmet eden kimselerin peygamberler olduğunu ve bu bakımdan da cami hizmetinin ne kadar yüce bir hizmet olduğunu bizlere göstermektedir. Camiler; “insanların ve cinlerin yatılış” sebebi olan kulluk bilincinin en güzel biçimde yaşandığı, insanları bir araya toplayıp cem’ eden, aralarında sevgi, kardeşlik, birlik ve beraberlik bağlarını güçlendiren mekânlar olmaları sebebiyle de oldukça önem arz etmektedirler. Değerli Mü’minler! Camiler; insanları madden ve manen huzura kavuşturan, kardeşlik duygularını pekiştiren, yardımlaşma ve kaynaşmayı öğütleyen ve buna benzer güzellikler etrafında onları toplayan güzide mekânlardır. Diğer taraftan camiler, kin, husumet ve tüm düşmanlıklardan arınmanın merkezleridirler. Bu sebepten camilerimizin yapım, bakım, onarım hizmetlerini aksatmadan yapmakla birlikte, camilerin insanlar üzerindeki yapıcı rollerini de unutmayarak onları camilerde bir araya getirmeye çalışalım. Özellikle çocuklarımıza cami sevgisini ve camilerin güzel havasını teneffüs ettirmeyi ihmal etmeyelim. İhmal etmeyelim ki; yarının büyükleri olan çocuklarımız, bu güzel mekânlara yabancı kalmasınlar ve camilere girdikleri zaman kendilerine yabancı bir mekâna giriyormuş gibi olmasınlar. Değerli Müslümanlar! Camilerin hayatımızdaki önemi büyük olduğu gibi, onları imar edip her türlü hizmetini yerine getirmek de oldukça önemlidir. Zira Yüce Allah; kendisine kulluk etmesi sebebiyle insanoğluna önem verdiği gibi; ibadet mekânları olan camilere de büyük önem vermiştir. Yüce Allah Kur’an-ı Mübin’de Hazret-i İbrahim ve oğlu Hazret-i İsmail’e hitaben şöyle buyurmaktadır. “Kendini ibadete verenler, rükû ve secde edenler için evimi tertemiz tutun.”(3) Bu da cami hizmetlerinin ne kadar yüce bir vazife olduğunu gösterir. Değerli Cemaat! Camilerin hayatımızdaki anlam ve öneminin bilincinde olan ve dini konularda insanımıza öncülük gayesi ile hizmet veren Diyanet İşleri Başkanlığı her yıl 1-7 Ekim tarihleri arasındaki bir haftalık süreyi camiler ve camilerin her türlü hizmetini üstlenen fedakâr din görevlileri haftası olarak ilan etmiştir. Yüce Allah bizleri ve memleketimizi camisiz, camilerimizi de imamsız ve ezansız bırakmasın”

CAMİLER VE DİN GÖREVLİLERİNİN ÖNEMİ
“İbadet etmek, bütün insanlar için manevî bir ihtiyaçtır. Bu ihtiyacın nasıl karşılanacağıyla ilgili usûl ve esaslar, Yüce Dinimiz İslâm’da açıklanmıştır. İbadetlerden bazıları ferdî olarak, bazıları da cemaat halinde îfa edilmektedir. İslâm Dini, cemaate devam edilmesini teşvik etmiş, hatta cuma ve bayram namazları gibi bazı ibadetlerde cemaati şart koşmuştur. Ayrıca, beş vakit namazın cemaatle kılınmasını daha faziletli saymıştır. Sevgili Peygamberimiz namazların cemaatle kılınmasına özen göstermiş, imamlık yapamadığı son hastalığında bile, Hz. Ebu Bekr’in imam olduğu cemaate katılarak cemaatle namaz kılmayı aksatmamıştır. Peygamberimiz, kişinin cemaatle kıldığı namazın tek başına kıldığı namazdan yirmi yedi derece daha faziletli olduğunu ifade etmiş, cemaatle namaz kılmak için atılan her adımın bir kısım günahlara kefaret olacağını açıklamış ve “Kim, cemaatle namaz kılmak amacıyla mescide devam ederse, her gelişi için Allah ona cennette özel bir mükâfat hazırlar.” buyurmuştur. Tarihte bütün müslümanlar, işte bu inançla camiler inşa etmiş, namazlarını da cemaatle kılmaya özen göstermişlerdir. Çünkü, camilerin ruhu ve zineti, cemaattir.

Camiler, Allah katında en sevimli ve kutsal mekânlardır. Bu mekanlar, kutsallığını ve önemini Allah’ın evi olmasından ve kıblemiz olan Kabenin şubesi olarak değerlendirilmelerinden almaktadır. Camilere cemaat olmak ise, maddî ve manevî bakımdan, o mübarek mekânları imar ve ihya etmek demektir. Camiler, bulundukları yörenin sosyal hizmetlerinde devamlı ışıldayan ve çevresini aydınlatan birer kandil gibidirler. Konumuzla ilgili olarak Yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “Allah’ın mescitlerini, ancak Allah’a ve âhiret gününe inanan, namazı dosdoğru kılan, zekat veren ve Allah’tan başkasından korkmayan kimseler imar eder. İşte doğru yola ermişlerden olmaları umulanlar bunlardır.” Başka bir ayette de “Mescidler (camiler) şüphesiz Allah’ındır. O halde, Allah ile birlikte kimseye yalvarmayın (ve kulluk etmeyin).” buyurulmaktadır.

Bu ayetler ve Hz. Peygamber’in, Mekke’den hicretinde daha Medine’ye varmadan Kuba Mescidi’ni, Medine’ye ulaşınca da ilk iş olarak Mescid-i Nebevî’yi, bizzat çalışarak ve teşvik ederek inşa etmeleri, dinimizde cami ve cemaate verilen önemi ortaya koymaktadır. Cami yapımıyla ilgili olarak Peygamberimiz: “Bir kimse, Yüce Allah’ın rızasını gözeterek bir mescid inşa ederse, Allah da ona cennette bir köşk hazırlar.” (8) buyurmuştur.
Kutsal camilerimiz kadar, bu camilerde görev yapan din görevlileri de önemlidir. Çünkü toplumumuzda temel insanî ve ahlakî değerlerin yaşanmasına, toplumumuzun manen yükselmesine önemli katkılar sağlayan, camilerimizin inşa ve imarında rol alan, dünyevi bir karşılık beklemeden büyük fedakarlıklarda bulunan, samimi davranış ve güler yüzleriyle gönüllerini bütün insanlara açan, hikmet dolu sözleri, dinlendirici hoş sohbetleriyle büyük, küçük herkesin gönlünü kazanan ve görev mahallerinde büyük azim ve gayretle din hizmetlerini en güzel bir şekilde sunmaya gayret eden Din Görevlilerimiz, bu şerefli hizmetleriyle Peygamberimizin varisleri olmuşlardır.
İşte bu sebeple, birlik ve beraberliğimizin sembolü olan camilerimizin imarını, fonksiyonlarını, ferdi ve toplumsal hayatımızdaki yerini ve önemini daha iyi ortaya koyabilmek, yeni yetişen nesillerimiz üzerinde cami ve mescitler hakkında kalıcı izler bırakabilmek için; 1986 yılından beri Ekim ayının ilk haftasını “Camiler Haftası“ olarak kutlayan Diyanet İşleri Başkanlığımız, doğumundan ölümüne kadar toplumda din ve sosyal hizmet gönüllüleri olarak çalışan din görevlilerimize de gereken önemin verilmesi amacıyla, 2003 yılından itibaren bu haftayı “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” olarak kutlamaya başlamış ve bunu bir gelenek haline getirmiştir.
Haftanın insanlarımız, camilerimiz ve din görevlilerimiz için hayırlara vesile olmasını diliyor ve bu haftanın amacına uygun olarak güzel hizmetlerle dolu dolu geçmesini Cenab-ı Hak’tan niyaz ediyorum.” Muş`un Sesi Gazetesi 

Bir Cevap Yaz

Ekonomi Haberleri

Muş’ta Besiciler Yaylalarda Koyun Kırpmaya Başladı

Muş’ta havaların ısınmasıyla birlikte yaylalara çıkan besiciler, hayvanlarının yazlık bakımlarına başladı. Kurtik Dağı…

Muş’a kayıtlı kaç araç var?

Türkiye’deki Trafiğe Kayıtlı Araç Sayısı ve Muş İli Araç İstatistikleri Geçen yıl itibarıyla…

Muş Havalimanı 2024 Mayıs İstatistikleri Açıklandı

Muş Sultan Alparslan Havalimanı 2024 Mayıs İstatistikleri Açıklandı T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı…

Eğitim Haberleri

Bejna Fırat’ın İlham Veren Hikayesi

Varto’dan Yükselen Bir Başarı Hikayesi: Bejna’nın Azmi ve İyilikseverlerin Dayanışması Muş’un Varto ilçesine…

Muş’ta Coşkulu Mezuniyet Töreni

Muş’ta gerçekleşen mezuniyet töreni, Vali Avni Çakır ve Rektör Prof. Dr. Mustafa Alican’ın…

Muş İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden Yenilikçi Proje Yarışması

Muş İl Milli Eğitim Müdürlüğü AR-GE Birimi tarafından bu yıl dördüncüsü düzenlenen “Eğitim…

Kültür Sanat Haberleri

“Yüreğimdeki Mürekkep” raflarda yerini aldı

Dr. Yunus Soydan’ın İlk Şiir Kitabı “Yüreğimdeki Mürekkep” Raflarda Edebiyat dünyasına yeni bir…

Muş Alparslan Üniversitesi Öykü Günleri: Edebiyatseverlerin İlgi Odağı

Muş Alparslan Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen “Muş Alparslan Üniversitesi Öykü Günleri”, 2-3 Mayıs…

Geçmişten Geleceğe Muş

Muş’un köklü tarihine ışık tutacak önemli bir eser hazırlanıyor. Muşlu Dağcı Ömer Faruk…

Profesyonel internet sitesi için arayın..

Memleket Web Tasarım

 0532 514 50 57

  • Google Arama Kaydı
  • SEO Puanı Yüksek Tasarımlar
  • Türkçe Yönetim Paneli
  • Yedekleme Hizmeti

 

 

Haber ve İçerik Etiketleri

Haber Kategorileri