Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz Cumartesi günü Muş merkez, Varto ve Korkut ilçelerinde çeşitli ziyaretlerde bulundu. Varto’da temel atma törenine katılan Bakan Yılmaz, Muş’ta Valiliği, Belediye Başkanlığını ve AK parti Muş İl Başkanlığını ziyaret etti.
Daha sonra Halk Eğitim Merkezinde düzenlenen toplantıda Muş’ta faaliyet gösteren Sivil Toplum Kuruluşları ile bir araya geldi. Toplantının açılış konuşmasını yapan AK Parti Muş İl Başkanı Halis Saltık, iktidarları döneminde her alanda ileri standartlara ulaştıklarını ifade etti.
ÇİFTE BAYRAM
AK Parti Muş İl Başkanı Halis Saltık, AK Parti teşkilatlarımızla birlikte ilimizin, geleceğe ilişkin umutları çoğalmış, özgüvenini tekrar kazanmış, birlik ve beraberlik içinde huzur ve emniyet zemininde güçlü bir il inşa etme iradesini sergilemeye başlamıştır. İnşallah 12 Eylül’de çifte bayramı birlikte ve bir arada kutlayacağız. Allah bizleri mahcup etmesin.AK Partimiz 8 yıl gibi kısa bir süre içinde Türkiye demokrasisi çok farklı bir boyut kazandı. Sistem ve siyaset normalleşti. Her alanda ileri standartlara ulaştı. Millet odaklı siyaset anlayışını insan odaklı siyaset anlayışın bunun yanında bütünüyle milletin birbirleriyle kucaklaşma anlayışını idrak ettiğimiz böyle bir anlayışla geleceğe yönelik adımları attığımız ve bütün bunları temel bir felsefe olarak kabul ettiğimiz dönemi yaşadık, yaşıyoruz ve de inşallah yaşayacağız” dedi.
Saltık konuşmasını daha sonra şöyle sürdürdü: “Demokrasiyi güçlendirmek, demokrasimizin standartlarını yükseltmek, devlet millet zeminini pekiştirmek hedeflerimiz arasında yer aldı ve bu hedeflerimizi de büyük ölçüde yerine getirdik. Partimin bana yüklediği emanete asla gölge düşürmedim. Şımarmadım, rehavete kapılmadım. Çürüme gibi yozlaşma gibi kavramları bu siyasi hareketin yanına yöresine asla yaklaştırmamanın gayreti içinde oldum. Onun için bütün yüreğimizle evet diyoruz. İnşallah Muş halkı bizi mahcup etmeyecek evet demekte. Bölgemizde birinci olma çabası içerisindeyiz. Türkiye siz değerli bakanlarımız sayesinde daha önce hiç tecrübe etmediği başarıları tecrübe etmiştir. Bundan sonra da Allah’ın izniyle çok daha iyi seviyeleri tecrübe etmeye devam edeceksiniz. Bizlere de ışık olacaksınız. Bu vesile ile bir kez daha her birinize yürekten teşekkür ediyorum. Sözlerime son verirken bu harekete gönül vermiş, bu harekete emek vermiş, bu hareket için yüreğini ortaya koymuş her bir yol arkadaşıma şahsım, partim ve sizler adına en kalbi şükranlarımı sunuyorum. Allah yar ve yardımcınız olsun”.
“MADDELERE İNEMİYORLAR”
AK Parti Muş Milletvekili Seracettin Karayağız, bazı partilerin boykot kararını eleştirerek genel seçimde veya yerel seçimde böyle bir karar almadıklarını çünkü neticesinde makamlarından olduklarını hatırlattı.
Karayağız konuşmasına başlarken, “Sayın Bakanımız aynı zamanda hemşehrimiz. Bitlis gibi aramızda rekabetin olmadığı bir il olan Bingöllüdür kendisi. Çok önemli kurumların başında olduğu için her zaman yanımızda oldu. Sıkıştığımız bir konuda nasıl Zafer Bey’e gidiyorsak aynı şekilde Cevdet Bey’e de gidiyoruz. Yardımlarını bizden esirgemediği için de burada sizin huzurunuzda bir kere daha teşekkür ediyorum” dedi.
Karayağız daha sonra konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Meclisin tatilde olması nedeni ile bir ramazan gününde sizlerle beraberiz. Şimdi tatlı bir gündem var. Referandum gündemi. Bu bir yasa değişikliğidir. Her ne kadar muhalefet partileri bunu bir iktidar sevdası haline getirdiyse de bu bir yasa değişikliğidir. Eğer parlamentoda bu yasa değişikliği 367 oy alsaydı şimdi Türkiye bununla meşgul olmayacaktı. Türkiye’nin kalkınması için mücadele edecektik, bakanlarımız bölgeye kalkınma için gelecekti. Her bakan kendi bakanlığı ile ilgili hayırlı, faydalı işler ile yorulacaktı. Parlamentoda biz 367 çoğunluğu yakalayamadığımız için işte bugün referanduma gidiyoruz. Halkımız ne karar verirse versin biz saygı duyarız demediler. Adeta bir seçim havasına soktular bunu. Onlar tüm güçlerini hayır propagandası üzerinde yoğunlaştırınca bizde mecburen halkımıza neden evet dediklerini anlatmaya başladık. İşin başından itibaren maddeler hiç tartışılmadı. Parlamentoda bunlar konuşulmadı. Olmadık laflar ettiler ama bir günden bir güne maddelere inmediler. Şu anda da böyle yapıyorlar. En çok güvendikleri yer olan hakem olarak belirledikleri Anayasa Mahkemesine götürdüler. Anayasa Mahkemesi de yetkisi olmadığı halde bazı değişiklikler yaptı. Biz böyle de kabulümüzdür dedik. Bu şekilde geçsin dedik. Burada hile yapılıyor. Hile hiçbir şekilde kabul edilmez. Ortağınız yapsa aranız bozulur. Kumarda bile hile kabul edilmez. Ama bunlar hile yapıyorlar. Bir partide çıkmış sandığa gitmiyorum diyor. Çıkıp halka da siz sandığa gitmeyin diye tehdit ediyor. Niye böyle bir yola başvuruyorsunuz. O zaman genel seçimlerde, yerel seçimlerde sandığa gitmeyin. Çünkü orada sizin menfaatiniz var. Sizin makamınız engelleniyor değil mi? İtibar sahibi oluyorsunuz. Belediye bakanı oluyorsunuz size araba şoför veriliyor. Ama referandum gibi bir çalışmada, böyle bir tavır sergileniyor. Bu tamamen samimiyetsizliktir”.
YILMAZ, YATIRIMLARA DEĞİNDİ
AK Parti Muş Milletvekili Medeni Yılmaz, STK’larla bir araya geldiği toplantıda daha çok iktidarı döneminde yapılan çalışmalara değindi.
Medeni Yılmaz, “Bu güzel ramazan gününde, yaz sıcağında zamanında bir hayli geçtiği anda bizleri kırmayarak buraya geldiğiniz için teşekkür ediyorum. Seracettin Bey bir çok şeyi ifade etti. Sayın Bakanım sizlere hitap edecek. Çok fazla vaktinizi almayacağım. Çıkmışken bir iki söz etmek istiyorum. Kandilinizi ve bayramınızı da şimdiden tebrik ediyorum” dedi.
Yılmaz, konuşmasına daha sonra şöyle devam etti: Gerçekten önemli günler yaşıyoruz, önemli günlerin arifesindeyiz. AK Parti iktidara geldiği günden bu yana sadece demokrasinin gelişmesi için aynı zamanda ekonominin de gelişmesi için çok büyük çabalar harcadı. Geride bıraktığımızı süre içerisinde çok mesafeler kat ettik. Tabi bunları sırayla başlık olarak bile saysak değerli bakanımıza vakit kalmaz. Muş halkının da siz değerli kanaat önderlerinin, sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin de bunları yakından bildiğinizi düşünüyorum. Şunu söylemek gerekir ki, Muş’umuzla ilgili çok güzel şeyler yapıldı. Çok güzel bir sözü sizlerle paylaşmak istiyorum. Hiç kimse görmek istemediği kadar kör değildir. 8 yılda yapılanlar göz önündedir. Ondan önce yapılanları da biliyorsunuz. Eğitimde, sağlıkta her alanda hükümetimiz döneminde neler yaptık çok iyi biliyorsunuz. Sağlıkta yıllarca çile çektik. Bugün 2010 yılının Eylül ayından itibaren Aile Hekimliği uygulamamız başlıyor. Geleceğe yönelik belki de 30 yıla hitap edecek alt yapı çalışmalarımızı tamamladık. Bunların mutluluğunu yaşıyoruz. Elbette ki bunlarla yetinmeyeceğiz. Daha fazlası için mücadele edeceğiz. Sayın Bakanım Varto’da ifade etti. Mutlaka her iyinin daha iyi vardır. Bu konuda çaba gösterilecektir. 50 yıldır özlemle beklediğimiz üniversitemiz kuruldu. Hızla gelişmeye devam ediyor. Kadro, öğrenci ve kampus yerleşkesi alanında ilerlemeler var. İlçelerimizde yeni hastaneler yapıldı, sağlık ocakları yapıldı. Bütün bunlar bir yana Muş Ovası Türkiye’nin en büyük ovalarından bir tanesidir. Her zaman söyleriz. Türkiye’nin yarısını besler. Biz yarısından vazgeçtik bu bölgeyi bile beslemesi son derece önemlidir. Sonuncu il olmayı maalesef hak etmiyoruz. Hak etmediğimiz halde nasıl olmuşsa başarmışız”.
Sivil toplum kuruluşu temsilcilerine hitap eden Bakan Yılmaz; “Bugün yaşadığımız bir takım sıkıntıların temelinde 90’lı yıllarda yapılan yanlışlardır. Orada yapılan bir takım yanlışların sonuçlarının meyvelerini şu anda biz yaşıyoruz. Ama bugün yaptığımız doğruların sonuçlarını da inşallah 5-10 sene sonra bu toplum daha net bir şekilde görecek. Maalesef bu bölge çok acılar çekti. Bir taraftan terör ve terörün getirdiği sıkıntılar, diğer taraftan temel hak ve hürriyetlerin oturmadığı bir ortamda karşılaşılan sorunları yaşadı bu bölge. Çok şükür o sıkıntıları atlattık ve iyi bir noktadayız ama hala sıkıntılarımız devam ediyor. 1970 yıllarında yaşan sorunlara bakılarak devleti zihniyet olarak merkez alan bir anayasa yapıldı. Ben de devlet bakanıyım, devlet hepimizin devleti. Devletimizle hiçbir sorunumuz da yok. Fakat devletin korunmaya ihtiyacı yok, devlet zaten güçlüdür. Korunması gereken millet, vatandaş, insan. Maalesef o günkü anayasada devleti koruma merkezli bir anlayış içinde hareket edildi” diye konuştu.
Vesayetli anlayışın tamamen silinmesi için anayasanın değişmesi gerektiğini belirten Yılmaz; “Anayasa öyle bir hazırlanmış ki değiştir değiştir bitmiyor. Çünkü zihniyetinde bir sıkıntı var, vesayetçi bir demokrasi anlayışıyla yapılmış. İnsan merkezli, insan odaklı bir anayasa değil. Farklı bir dünyanın farklı bir zihniyetiyle hazırlanmış bir anayasa. Türkiye’de bu prangalara rağmen milli gelirimiz 700 milyar dolarlara ulaştı. Dünyanın 17. ekonomisi olduk. Kişi başına gelirimiz 3 bin dolarken, 10 bin dolara çıkmış durumda. Türkiye bu mesafeleri aldı ama hedefleri çok büyük. 2023 yılında ilk 10 ekonomiden biri olmak istiyor, dünyaya veren ülkelerden biri olmak istiyor Türkiye. Bunu başarabilir ama bu anayasa ile mümkün değil. Bu anayasayla buraya kadar zorlaya zorlaya getirdik. Eğer milli gelirimiz artacaksa, çok daha büyük bir hukuk devleti olacaksa, herkesin itibar ettiği, demokrasimiz olacaksa, vesayetli anlayış tamamen silinecekse bu anayasayı değiştirmeden olmaz” şeklinde konuştu.
STK temsilcileri ile bir araya gelen Bakan Yılmaz, daha sonra soru cevap bölümünde sorusu olanlara yanıt verdi. Muş`un Sesi Gazetesi
