Muş’un değerlerine sahip çıkılması için çağrıda bulunan TEMA Vakfı Muş Şube Başkanı Aytemiş, “evimizi, bahçemizi, arabamızı kendimizin malı olarak bilip gözümüz gibi koruyup güzelleştiriyorsak, aynı sahip olma bilinci ile olaya yaklaşmalı, saymakla bitiremeyeceğimiz değerlere sahip olan doğamızı gözümüz gibi korumalıyız” dedi.
TEMA Vakfı Muş Şube Başkanı İhsan Aytemiş, Muş’un değerlerine sahip çıkılması için çağrıda bulundu. Dün basın mensupları ile TEMA Vakfında bir araya gelen İhsan Aytemiş, sorunun çözümü değerlerin bize ait olduğunu kavramaktan geçtiğini söyledi.
15 yıldır doğal ortamı koruma ve erozyonla mücadele çalışmalarını büyük bir duyarlılıkla sürdürdüklerini kaydeden TEMA Vakfı Muş Şube Başkanı İhsan Aytemiş, “Vakfın başlıca amacı, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza güzel bir doğa ve yaşanılabilir bir çevre bırakmaktır” dedi.
Vakfın bilindiği üzere 15 yıldır doğal ortamı koruma ve erozyonla mücadele çalışmalarını, büyük bir duyarlılıkla sürdürdüğünü kaydeden Aytemiş, “Vakfın başlıca amacı geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza güzel bir doğa ve yaşanılabilir bir çevre bırakmaktır. Bu hedefe ulaşmak için gerek eğitim faaliyetleri, gerekse diğer bilinçlendirme faaliyetleriyle doğal ortamı koruma bilincini vatandaşlarımıza kazandırmak için durmadan çalışmalarına devam etmektedir. İlimizin vizyonunu oluşturacak bu hedeflerin, yani doğal ortamı bozmadan ve en önemlisi koruyarak, güzelleştirerek gelecek nesillere emanet etmenin en önemli yolu, bu ortak değeri her gün paylaşan bizlerin bu soruna mutlak manada sahip çıkmasıyla mümkün olabilecektir. Yoksa salt bir grubun çalışmalarıyla kilometrelerce alanı ihtiva eden bu eşsiz doğayı korumaya yeltenmek boş sözden ibaret olur. Evet, bu sorunun çözümü bu değerlerin bize ait olduğunu kavramaktan geçer. Nasıl ki evimizi, bahçemizi, arabamızı kendimizin malı olarak bilip gözümüz gibi koruyup güzelleştiriyorsak, aynı sahip olma bilinci ile olaya yaklaşmalı, saymakla bitiremeyeceğimiz değerlere sahip olan doğamızı gözümüz gibi koruyup, güzelleşmesi için imkânlarımızı kullanmalı ve her şeyden önemlisi duyarlılığımızı ortaya koyarak gerektiğinde el birliği ile değerlerimize sahip çıkmalıyız” diye konuştu.
Aytemiş, Erozyona, toprak, su ve doğal ortamın yok olmasına sebep olan çarpık kentleşme ve yanlış yerlerde yapılaşmaya gidilmesinin şüphesiz ki küresel iklim değişikliklerin en önemli etkenlerinden kaydederek, “Bu nedenle de gerek devlet ve gerekse vatandaş tarafından yapılacak olan binaların, yapıların (Kamu Binaları, Hastaneler, Toplu Konutlar, Yapı Kooperatifleri, Üniversite v.s.) Kentsel Dönüşüm Projesi Kapsamında veya diğer Kentsel Projeler ile Muş ilimizin güney doğu ve güneybatısında olan dağların eteklerine doğru tarımsal arazinin hemen hemen olmadığı alanlarda imara açılması ile doğal ortamı bozmadan başta Üniversite Kampusu, Toplu Konutlar, Hastaneler, Siteler ve diğer Kamu Binaları planlı olarak yapılırsa modern bir kentin meydana gelebileceği bilinen bir gerçektir” dedi.
Aytemiş, “Eğer yaşam kaynağımız olan doğamızı, güzelim ovamızı, doğal su kaynaklarımızı, tarımsal arazilerimizi, yararlı meralarımızı, ormanlarımızı ve doğal varlıklarımızı korumak ve çocuklarımızın geleceğini kazanmak istiyorsak, “hiçbir şekilde ovada yani tarımsal arazide ve yararlı olan merada yapıların yapılmasına izin verilmemelidir. Bu kapsamda TEMA Muş Temsilciliği olarak bize düşen görev yeniden sahip olma bilinci konusunda, gerekli bilimsel çalışma süreci takip edilerek, halkımızı duyarlı hale getirmek için lokomotif görevini üslenmektir” diye konuştu. Muşun Sesi Gazetesi
NULL