Skip to main content
  • Ana Sayfa
  • Eğitim
  • Eğitim emekçilerini töhmet altında bıraktığını düşünüyoruz

Eğitim emekçilerini töhmet altında bıraktığını düşünüyoruz

Muş Haber Fotoğrafı

  Vali Seddar Yavuz´un İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından organize edilen toplantıda eğitim çalışanlarına yönelik sözlerinin kendilerini töhmet altında bıraktığını belirten Eğitim Sen Muş Şube Başkanı Mustafa Demiraydın, konuya ilişkin yazılı basın açıklamasında: Muş İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından yapılan ve Muş´ a geçtiğimiz ay atanan yeni vali Seddar Yavuz´ un da katıldığı müdürler toplantısında Sayın Valinin yaptığı ve başta yerel gazeteler olmak üzere bazı ulusal gazetelerde de yer alan konuşmasının eğitim emekçilerini töhmet altında bıraktığını düşünüyoruz. İçinde tehdit olarak algılanabilecek birçok unsurun yanı sıra özellikle kamu çalışanlarının STK temsilcisi olamayacağına dair ibareler mevcut yasalarla çelişmektedir. Anayasanın 33. maddesinde bu konuyla ilgili düzenlemeler mevcuttur.

Bahsi geçen maddede gerek dernek kurma ve gerekse de derneklere üye olma hükümleri vakıflar için de geçerli olmak üzere düzenlenmiştir. 5323 sayılı dernekler kanununda ise bu durum anayasada bahsedildiği gibi aktarılmaktadır. Ayrıca 4688 sayılı kamu görevlileri sendikaları ve toplu sözleşme kanunu da yasal dayanakların başında yer almaktadır.

Ayrıca sadece Türkiye´de değil, dünyanın her yerinde geçerli olan uluslararası çalışma yasaları da kamu çalışanlarının köle değil emekçi olduklarını anlayış olarak tüm çağdaş toplumlara benimsetmiştir ifadelerine yer verdi.   Kararlı duruşumuz sürecektir Sendika olarak her zaman ezilenlerin yanında olduklarını vurgulayan Demiraydın, bu kararlı duruşlarını sürdüreceklerini kaydetti. Demiraydın açıklamasının devamında: 100 yıllık bir mücadele geleneğine sahip olan sendikamız, tarihin her döneminde ezilenlerden yana bir tavır almış ve başta ülke bütçesinin hakça paylaşımı olmak üzere bu amacın gerçekleşmesinde en büyük etken durumundaki demokratik mücadele görevini de yerine getirmekten hiçbir dönem geri durmamıştır. Yolsuzluklara, hırsızlıklara, haksızlıklara her zaman demokratik ölçülerde, haklı ve meşru çerçevede karşı çıkan sendikamız üyeleri için bu ilkeler kutsaldır.

Toplumsal sınıflar arası gelir dağılımı farkının bir uçuruma dönüştüğü süreçlerde nasıl bir tavır takınmışsak, bu haksızlığı gizlemek adına ortaya atılan kutsallara ve bu kutsallar üzerinden birtakım şeylerin gizlenmesi çabasına yine aynı şekilde karşı çıkacağız. Kaldı ki kurulduğu günden bugüne sendikamız kamu emekçilerinin siyaset yapma hakkını savunmuşken, mücadelemiz sayesinde elde edilmiş birtakım hakların da yok sayılmasına müsaade etmeme konusunda kararlı duruşumuz sürecektir ifadelerini kullandı.  

Tehdit içeren sözlerin muhatabı eğitim emekçileri değildir Düzenlenen toplantıda ülkemizin ve ilimizin eğitim sorunlarının hiç gündeme getirilmediğini de kaydeden Demiraydın: Muş´un ve bir bütün Türkiye´nin eğitim alanında ciddi problemleri olduğu açıktır. Ancak bu problemlerin böylesi bir toplantıda hiç gündeme gelmemesi, toplantıya katılan ve 10 yıllardır bu kentte emek veren okul müdürlerinin görüşlerine nezaketen de olsa başvurulmaması, eğitimin birikmiş onlarca sorununun giderek büyüyor olmasının gündeme dahi gelmemesi yapılan toplantıyı antidemokratik bir atmosfere bürümüştür.

Olağanüstü hal valiliği döneminden alışkın olduğumuz tehdit içeren sözlerin muhatabı eğitim emekçileri değildir. Bahsi geçen toplantıda okullarda yaşandığı ifade edilen siyasallaşma konusu, üzerinde durulması gereken bir konudur. Üniversitelerden mezun olarak çalışma hayatına başlayan kamu emekçilerine siyaset yolunun açılması gerektiğini savunduğumuzu tekrar ifade edelim.

Ancak ille de siyaset yapılması kötü bir şeymiş gibi gösterilse de örneğin siyasal iktidara yakın olanların çoğunlukla idarelere atanmış olması, öğrencilerin siyasi parti mitinglerine toplu olarak götürülmesi, kız çocuklarıyla erkek çocuklarının ayrı okullarda okumalarının gerektiği yönünde sürekli yapılan telkinler, liyakatin yerini tamamen siyasal referanslara bırakmış olması siyaset değil midir? Örneğin il ve ilçe milli eğitim müdürlükleri ve diğer makamların nasıl kararlaştırıldığının araştırılması yerinde olmaz mı? Bize göre de kimse kimseyi kandırmamalıdır.

O makamların hangi siyasi parti çalışmalarına katılmış olmanın mükâfatı olduğu, her seçim döneminde siyasi iktidarın il ve ilçe yönetimleri ve milletvekili adaylarıyla kimlerin çalışma yürüttüğü bizce araştırılması gereken (her şey bilindiği halde) konulardır. Ya da söylenmek istenen acaba şu mudur? Siyasi iktidar yanlısı kamu çalışanlarına her tür siyaset serbesttir; ancak muhalif düşünenler için 657 sayılı DMK geçerlidir.

Nitekim bu sonucu besleyecek yakın zamandaki bir gelişmeyi de atlamamak gerekiyor dedi.   Toplumsal sorunlarla elbette ki ilgileneceğiz Geçtiğimiz günlerde ilimizi ziyaret eden Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz´ın toplantılarında bazı STK temsilcilerinin de olduğunu ve bu şahısların eleştiri kapsamına girip girmediğini de soran Demiraydın: 20 Ekim 2015 tarihli yerel gazetelerde haber olduğu şekliyle, Muş´a gelen Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz´ın yürüttüğü siyasi çalışmaları baştan sona takip edenlerin içinde kamu çalışanlarının, STK temsilcilerinin de bulunduğuna sayın vali bizzat tanıklık etmiştir. Şimdi sayın valinin hemen karşısında duran STK temsilcisi kamu çalışanları acaba sayın valinin geçtiğimiz günlerde eleştirdiği kapsama girmiyorlar mı?

Tekrar ediyoruz: Bize göre problem yok; çünkü biz zaten kamu emekçilerine siyaset yolunun açılması mücadelesini de veriyoruz. Ama belli ki siyasi iktidardan yana olanlar bu eleştirilerin muhatabı değilmiş. Bizler kamu emekçileri olarak toplumsal sorunlarla elbette ki ilgileneceğiz.

Çünkü söyleyecek çok sözümüz var. En son 10 Ekim´de yüzlerce arkadaşımızın parçalanarak yaşamını yitirmesi gibi bir vahşete nasıl tepkisiz kalabilir veya susabiliriz? Bütçeden hak ettiğimiz payı alamayışımıza karşı sessiz kalabilir miyiz? Yanı başımızda bombalar patlarken, insanlar ölürken nasıl hiçbir şey yokmuş gibi davranabiliriz? İdareci atamaları, görevlendirmeler, eğitimde yapılmak istenen siyasi müdahaleler yapılırken nasıl tavırsız kalabiliriz? Bir yerde hırsızlık yapılıyorsa en çok da kendisine eğitimciyim diyenlerin karşı çıkması gerekmez mi? Özetle bizim muhalefet ettiğimiz veya uygun gördüğümüz her şey siyasettir. Yani yaşamın kendisi siyasettir, yaşamın her anı siyasettir. Kamu emekçilerinin siyaset yapması yasaktır.

Demek de ayrı bir siyasettir ifadelerini kullandı. Eğitim Sen´in yapmış olduğu çalışmalarla toplum tarafından takdir aldığını da vurgulayan Demiraydın: Eğitim-Sen üyesi öğretmen ve idarecilerin yerelde ve ulusal düzeyde hangi başarıları elde ettiği özellikle bilinmekte ve toplum tarafından takdirle karşılanmaktadır. Demokratik ve akılcı yöntemlerle eğitim başta olmak üzere tüm alanlarda gelişme sağlamak mümkündür. Bu anlamda bizler eğitimin bütün bileşenleri olarak (okul idarecileri, öğretmenleri, veliler, kamu kurumları ve sivil toplum örgütleri) planlamanın birlikte yapılmasını rasyonel görüyoruz. Böylesi bir planlamaya dâhil olmaya her zaman hazır olduğumuzu belirtiriz dedi.

Muş Ovası Gazetesi

Bir Cevap Yaz

Ekonomi Haberleri

Muş’ta Besiciler Yaylalarda Koyun Kırpmaya Başladı

Muş’ta havaların ısınmasıyla birlikte yaylalara çıkan besiciler, hayvanlarının yazlık bakımlarına başladı. Kurtik Dağı…

Muş’a kayıtlı kaç araç var?

Türkiye’deki Trafiğe Kayıtlı Araç Sayısı ve Muş İli Araç İstatistikleri Geçen yıl itibarıyla…

Muş Havalimanı 2024 Mayıs İstatistikleri Açıklandı

Muş Sultan Alparslan Havalimanı 2024 Mayıs İstatistikleri Açıklandı T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı…

Eğitim Haberleri

Bejna Fırat’ın İlham Veren Hikayesi

Varto’dan Yükselen Bir Başarı Hikayesi: Bejna’nın Azmi ve İyilikseverlerin Dayanışması Muş’un Varto ilçesine…

Muş’ta Coşkulu Mezuniyet Töreni

Muş’ta gerçekleşen mezuniyet töreni, Vali Avni Çakır ve Rektör Prof. Dr. Mustafa Alican’ın…

Muş İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden Yenilikçi Proje Yarışması

Muş İl Milli Eğitim Müdürlüğü AR-GE Birimi tarafından bu yıl dördüncüsü düzenlenen “Eğitim…

Kültür Sanat Haberleri

“Yüreğimdeki Mürekkep” raflarda yerini aldı

Dr. Yunus Soydan’ın İlk Şiir Kitabı “Yüreğimdeki Mürekkep” Raflarda Edebiyat dünyasına yeni bir…

Muş Alparslan Üniversitesi Öykü Günleri: Edebiyatseverlerin İlgi Odağı

Muş Alparslan Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen “Muş Alparslan Üniversitesi Öykü Günleri”, 2-3 Mayıs…

Geçmişten Geleceğe Muş

Muş’un köklü tarihine ışık tutacak önemli bir eser hazırlanıyor. Muşlu Dağcı Ömer Faruk…

Profesyonel internet sitesi için arayın..

Memleket Web Tasarım

 0532 514 50 57

  • Google Arama Kaydı
  • SEO Puanı Yüksek Tasarımlar
  • Türkçe Yönetim Paneli
  • Yedekleme Hizmeti

 

 

Haber ve İçerik Etiketleri

Haber Kategorileri