Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Muş Milletvekilleri Nuri Yaman ve Sırrı Sakık, Bulanık’ta düzenlenen ‘Kürt Dili Bayramı’ kutlamalarına katıldılar. Bulanık Şehirlerarası Otobüs Terminali’nde düzenlenen programdan önce gazetecilere açıklama yapan BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
CHP’nin siyasi tavrını eleştiren Sakık, milliyetçilikle değil hukuk ve demokrasiyle yarışan bir CHP arzuladıklarını söyledi.
“ŞU ANDA İTTİFAK YOK”
Gazetecilerin, “seçimde CHP ile ittifak yapmanız söz konusu mu?” şeklindeki sorusuna yanıt veren Sakık, “BDP ve CHP’nin seçimde ittifak yapması şu an için söz konusu değildir” ancak çok da fazla yorum yapmayı şu an itibarı ile doğru bulmuyorum” dedi.
1991 seçimlerde HEP-SHP ittifakını hatırlatan Sakık, SHP’nin ruhunu özlediğini ifade ederek; “Son günlerde bu tür spekülatif haberler var. Biz geçmişten bugüne kadar Türkiye demokrasi güçlerinin birliğini savunan bir gelenekten geliyoruz. 1991 seçimlerinde de SHP ile HEP ittifakı olmuştu. Onun Türkiye demokrasisine büyük bir katkısı olduğunu düşünüyorum. Ama ne yazık ki o süreci değerlendiremediler. Bugün de CHP ile önümüzdeki dönem BDP’nin bir ittifakıyla ilgili medyada haberler çıkıyor. Bunlar tamamen bizim dışımızda. Önümüzde halen bir seçim yok. Bizim yetkili kurullarımız, parti meclisimiz, MYK’mız var. Şunu açıkça ilan edelim biz Türkiye demokrasi güçlerinin birleşmesinden, bir birlik oluşmasından yanayız. Türkiye’de sorunları ancak bu birliğin çözebileceğine inanıyoruz. Eğer gerçekten Kürt sorununun barışçıl bir şekilde çözülmesini isteyen güçler varsa biz bunlarla ittifak yapmaktan onur duyarız. Hiçbir dönem kapımız kapalı olmadı. Biz gerçekten bu ülkede olmayan barışı sağlamaya çalışıyoruz. Kanın ve şiddetin durması için değişik kesimlerin yan yana gelmesini arzuluyoruz. Ben şahsen halen 1989 SHP’sini özlüyorum. Türkiye’nin bütün birleşenlerinin buluştuğu bir partiydi. Orada Kürdü, Alevi’si, Türk’ü, solcusu herkes oradaydı. Onun ruhuna uygun bir birlik oluşabilirse eminim ki, Türkiye demokrasisine büyük bir katkısı olur. Biz zaten böyle bir gelenekten geliyoruz. Halkların yan yana duruşundan büyük bir mutluluk duyarız ve bu halkların yan yana duruşu Türkiye’nin önünü açar ama şuanda bir CHP ile BDP ittifakı ile ilgili bir şey söyleme yetkimiz yok. Çünkü yetkili kurullarımız var, oturur konuşup tartışırlar. Hepimizin de amacı hukukun ve huzurun ülkesini yaratmaktır. Bize bu konuda bir görev düşerse tabii ki katkı sunmaya hazırız. Ama CHP’nin de bir an önce milliyetçi, ırkçı söylemlerden vazgeçmesi gerekir. Türkiye’de CHP eğer adına sol diyorsa ve böyle bir talebi varsa, insan hakları ve demokrasiye sahip çıkarak önümüzdeki süreçte bu konuda aktif rol oynayabilir. Yani milliyetçilik konusunda Milliyetçi Hareket Partisi ile yarışan bir CHP değil evrensel hukuk ve demokrasiyle yarışan bir CHP’yi arzuluyoruz” dedi.
AK PARTİ BİZİMLE İLGİLENMEDİ
Anayasa değişiklik görüşmelerinde parti kapatma yasasını neden desteklemediklerine de açıklık getiren Sakık; “Bizim 7-8 partimiz kapatıldı. En çok ağır bedel ödeyen bir siyasal hareketten geliyoruz. Ama biz bu anayasal değişiklikle ilgili parlamentoda görüşmeler yapılırken de açık ve net bir şekilde taleplerimizi kamuoyuyla paylaştık. Hiçbir parti taslak hazırlamadığı halde biz bir taslak hazırlayarak Ak Parti’ye sunduk. Ama ne yazık ki Ak Parti bizim taslağımızla asla ilgilenmedi. Hatta kendisine bırakın bu anayasal değişikliği, 12 Eylül’ün getirdiği antidemokratik yasalar var, bunları bir an önce değiştirin, eğer gerçekten demokrasi ve hukuk istiyorsanız, Kürt sorununun barışçıl bir şekilde çözülmesini istiyorsanız demokratik kanalları açın ve yüzde 10’luk barajı kaldırın dedik. Ne hikmetse bu konuda da küçük bir adım atılmadı. Biz bunları bir pazarlık olarak değil, bir lütuf olarak da kimse bunları sunmamalıdır. Özgürlükler konusunda halka vaat edilen özgürlüklerin hayata geçmesi için çaba sarf ediyoruz. Ama Ak Parti’yle bir uzlaşı sağlayamadığımız için biz tavrımızı açık ve net şekilde ortaya koyduk. Çünkü bizim amacımız sadece bir yasa değil. Anayasanın başlangıç ilkesine bakın o başlangıç ilkesi tekçidir, retçidir, inkarcıdır, Türkçüdür. Biz Türkiye’nin sorunlarını bir başlangıç maddesi durduğu müddetçe çözemeyeceğimizi söyledik. Buna rağmen Ak Parti bir uzlaşı içerisinde olmadı. Bundan dolayı da bizim tavrımız açık ve nettir. Hiç kimse bizim beynimizin, bedenimizin efendisi değil. Biz de bir siyasal hareketiz. Diğer siyasi hareketlerle nasıl ittifak kuruluyorsa, onlarla uzlaşı aranıyorsa, bizimle de aranmalıdır. Aranmadığı için bizim Ak Parti’ye tavrımız budur. Bunu da halkımızla paylaşıyoruz. Halkımızın özgürlük talepleri eğer bu değişim ve dönüşümde yoksa kimsenin de bizi kobay olarak kullanmasına izin vermeyiz” diye konuştu.
BAYKAL’I SANDIK GÖTÜRMELİYDİ
Deniz Baykal’ın istifa etmesine sevinmediğini söyleyen Sakık; “Ben Deniz Baykal’ın bu şekilde ayrılmasını isteyenlerden değilim. Tam tersi sandıkta genel başkan bu sonucu alarak gitmeliydi. Uzun yıllar Türkiye’de siyasette aktördür, CHP’nin önemli bir ismidir ama bir türlü CHP’yi iktidarlaştıramadı, Türkiye’yi özgürleştirmedi. Böyle gitmemeliydi ama siyasetçi de bir miktar halkın taleplerine uymalıdır” dedi.
YARGININ KARARI SİYASAL
Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) referandum tarihi de eleştiren Sakık; “12 Eylül aslında önemli bir gün ama ben burada da bir siyasal karar verildiğini düşünüyorum. Çünkü parlamento bir yasa çıkarmıştı ve bu süreci iki aya indirmişti ama halen parlamentonun kararını eğer yok sayıyorlarsa orada oturup düşünmemiz lazım. Çünkü bu ülkede bazı kurumlar parlamentonun yasa yapamayacağını, anayasa değiştiremeyeceğini ve parlamentonun işlevini bazı kurumlar üstleniyor. Bunun adı demokrasi değil diktatörlüktür” şeklinde konuştu.
Cumartesi günü saat 11:00’de başlayan program saat 17:00’ye kadar sürdü. Herkesin tek tek arandığı program olaysız şekilde sona erdi.
Programa BDP Muş Milletvekilleri Sırrı Sakık ve Nuri Yaman’ın yanı sıra BDP İl Başkanı Nimet Sezgin, BDP il ve ilçe teşkilatları ile partililer de katıldı.
Muş`un Sesi Gazetesi
