8 Mart Dünya Kadınlar Gününün 1857’de ABD bir fabrikada greve giden çok sayıda kadın işçinin baskı ve kuşatma sonucu can vermesinin yıl dönümü olarak kutlanmaya başlandığını belirten Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Hamdullah Karasu, basın açıklaması yaptı.
Yazılı olarak basın açıklaması yapan Karasu, “8 Mart vahşi kapitalizme bir başkaldırıdır.”dedi.
Karasu açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Nüfusumuzun yarısını oluşturan kadınların fırsatlardan eşit yararlanabilmesi için başta Sayın Bakanımız Fatma ŞAHİN olmak üzere Bakanlığımızın tüm çalışanları var güçleriyle çalışmaktadırlar. Erkek egemen bir toplumda her şeyin bir an içinde değişmesini beklemek doğru olmaz. Ancak 633 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname İle Aile ve Sosyal Politikalar Bankalığının kurulması ile siyasal, sosyal ve ekonomik yönden kadınlarımızın hızla güçlenmesi; gelişmişliğin ve toplumsal refah seviyesinin en önemli göstergesidir. Kadının olmadığı, ya da ihmal edildiği toplumların sağılıklı olması ve gelişme göstermesi mümkün değildir. Türkiye Cumhuriyetinin merkezinde yer alan kadınların üstlendikleri misyonu yaşatma görevini ülkenin yaşadığı problemlerin birinci derecede muhatabı olmalarına rağmen hiçbir fedakârlıktan çekinmeden yerine getirdiğini; modern ve çağdaş Türkiye nin oluşmasında söz sahibi olmaları gerekir. Toplumun temeli aileye, ailenin temeli ise kadınların varlığına bağlıdır. Her yönden gelişmiş toplumların arka planına baktığımızda aileyi huzurlu bir şekilde idare etmesini bilen kadınlarımızı görmekteyiz. Bütün fedakârlığı ile ailenin temel taşı olan kadınlarımız huzurlu, mutlu ve geleceğinden emin fertler yetiştirmek için olağan üstü gayret göstermektedirler. Kadını da erkeği de birbirinden bağımsız olarak ele almak doğru değildir.
Toplumsal ve kültürel dokumuzda kadınlarımızın yaşadığı problemleri görmezlikten gelmek mümkün değildir. Kadın ve erkeğin mahremine hiçbir medeni sistem nüfus edemez. Bu sebeple insan vicdanına sirayet etmeyen anlayışlarla bu problemler çözülmez. Bu sorunlara birazdan yüce yaratıcının bak dediği gözle bakmak ve bu açıyla çözme telaşında olmamız gerekir. Bu bağlamda İslam dini kadın hakları üzerinde titizlikle durmuş ve kadına hiçbir nizam ve sistemin vermediği müstesna bir makama sahip kılmıştır. Nitekim cenabı hak Kur’an-ı kerimde “erkeklerin kadınlar üzerinde hakları olduğu gibi, kadınlarında erkekler üzerinde hakları vardır” buyurmuştur. Peygamber efendimiz (sav) ise “cennet annelerin ayakları altındadır.”buyruklarına gönülden inan bir milletiz. Kadını her zaman ve zeminde baş tacı eden bir medeniyetin mensuplarıyız. Kadınlara karşı her türlü ayrımcılığı reddeden her türlü istismarı elinin tersiyle iten bir geleneğin temsilcileriyiz. Kadınların ailede, iş yerinde sosyal hayatta şiddete maruz bırakılmasını ruhen ve vicdanen kabul etmiyoruz ve bundan sonra da kabul etmeyeceğiz. Yaşamımızın doğumdan ölüme her anında varlıklarıyla onurlandığımız, ihtiyacımız olduğundan desteklerini esirgemeyen, eğiten ve yetiştiren, bizi biz yapma yolunda yüreklerinde sevgi ve şefkati karşılıksız veren fedakâr kadınlarımızın kadınlar gününü kutlar özgürlükçü ve adalet içinde yaşanılan bir dünya dileğiyle.”
Muş`un Sesi Gazetesi
