Genel Merkezi Muşta bulunan tek sendika olan Afet ve Acil Durum Çalışanları Sendikası (AFAD-SEN) tarafından basın açıklaması yapıldı. Sendikanın Genel Başkanı Ayhan Çelikin yaptığı basın açıklamasında bugüne kadar AFAD çalışanlarının geri planda bırakıldığını söyleyerek, sendika olarak onların bütün sorunlarını bildiklerini ve buna çözüm üretebileceklerini kaydetti.
Yazılı bir açıklama yapan AFAD-SEN Genel Başkanı Ayhan Çelik, bazı sendikaları eleştirdi. Bu sendikaları ‘kış uykusundan uyanan bir takım sendikalar’ diye tanımlayan Ayhan Çelik, AFAD çalışanlarının bu sendikaları istemediğini vurguladı. Sendikaların yıllarca AFAD çalışanlarına sahip çıkmadığını ve onları öksüz bıraktığını ifade eden Çelik; Bir kısım sendikalar, yıllarca sahip çıkmayarak öksüz bıraktıkları, ellerinden bütün hakların alınmasına sebep oldukları, SDS, yemek, ulaşım, nöbet, dalış tazminatı ve fazla mesai ücretleri ellerinden alınırken seyirci kaldıkları AFAD personeline nedense bugün sahip çıkar oldular. Çünkü artık bütün AFAD çalışanları AFAD-SEN çatısı altında birleşiyor dedi.
BİR ÇATI ALTINDA TOPLANMAMIZ BİRİLERİNİ RAHATSIZ ETTİ
AFAD çalışanlarının tek çatı altında toplanarak kendi haklarını arama mücadelesinin birilerini rahatsız ettiğini savunan Çelik, Tüm AFAD çalışanlarının tek bir çatı altında toplanarak, kendi haklarını arama mücadelesi bu arkadaşlarımızı rahatsız etmiş olmalı. Aslında rahatsız oldukları asıl mevzu kan kaybederek yok olup gitmelerinden ibarettir. Bu zat-ı muhteremlerin yılın diğer ayları yatarak, sadece yetki dönemlerinde ortaya çıkmalarını ‘kış uykusundan uyanma’ olarak tabir ediyoruz. Kış uykusundan uyandıkları bu dönemde AFAD çalışanlarının dertlerine derman olmak yerine ‘diğer sendikalar saldır, onları kötüleyerek çamur at, kendini yücelt’ mantığı ile sendikacılık yapıldığını düşünmektedirler diye konuştu.
AFAD ÇALIŞANLARI YANILTILIYOR
AFAD-SEN aleyhine broşürler hazırlanarak AFAD çalışanlarının yanıltıldığını savunan Çelik; Bir kısım siyasal etnik ayrımcılık yapan sendikanın sözde aleyhimize, broşür bastırmak suretiyle birçok konuda AFAD personelini yanıltma yoluna gittiğini şaşkınlıkla takip etmekteyiz. Malum sendikanın önceki yetki dönemlerindeki teşkilatlanma yapısına bakıldığı zaman, icraattan ziyade birçok sendikaya sataşmak suretiyle prim yapmaya çalıştığını açık bir şekilde görebileceksiniz. Yine sendikamızın herhangi bir konfederasyona bağlı olmadığını, bu nedenle toplu sözleşme masasına oturmayacağını ifade etmişler. Hal bu ki bu söylemle kendilerini ne denli zor duruma düşürdüklerinin farkına dahi varamamışlar. İnsana sormazlar mı hiç ‘kardeşim biz AFAD, SDS, yemek, ulaşım, nöbet, dalış tazminatı ve fazla mesai ücretleri toplu sözleşme masasında kazanmadık ve burada da kaybetmedik. Yaklaşık 3-4 yıldır toplu sözleşmeler yapılmaktadır. Öncesinde her sendika kurum bazında temsil yetkisine sahipti. Bu mantıkla hareket edersek 1992 yılında kurulan bir sendika 20 yıldır hiçbir işe yaramıyor muydu? O tarihe kadar sizler ne yapıyordunuz’ demezler mi hiç? dedi.
ÖRGÜTLENMEMİZİN ÖNÜNE GEÇİYORLAR
AFAD çalışanlarının örgütlenmesinin önüne geçildiğini ifade eden Çelik, Ayrıca bu arkadaşlar bizlerin başka bir konfederasyon çatısı altında sözde birleşeceğine dair bir takım dedikodular yaymaktadırlar. Sendikanın kurulduğu dönemde yapılan nezaket ziyaretini, birleşme haberi gibi yapmak suretiyle, AFAD çalışanlarının örgütlenmesinin önüne geçmek isteyen arkadaşlar yine teknik bir hata ile karşı karşıya kalmaktadırlar. Bilinmelidir ki, bir konfederasyon kendi çatısı altında en fazla 1 iş kolunda sendika bulundurabilmektedir. Yani bir konfederasyon çatısı altında 7 iş kolunda 2 sendikanın bulunması zaten yasal olarak imkansızdır. İmkansız, lakin en kötü ihtimalle aksi düşünülse dahi buna karar verecek olan kişiler yine üyelerin belirlemiş olduğu delegelerin kararıyla olabilecektir. Sendikacılık ne etnik siyasal bir kökene dayanmalıdır, ne de başka bir ideoloji ile çalışanların arasında bölünmeler oluşturmamalıdır. Sözde bizleri düşünen bu sendikalar, bugüne kadar bizleri kendi aramızda bölmekten başka ne yaptı. Siyasal altyapısı olmadığını iddia eden bu sendikaların yöneticilerini araştırmanızı şiddetle tavsiye ediyoruz. Hepsi tek bir baskıdan çıkmışçasına aynı zihniyet ve düşünce yapısına sahip, insanları ayrıştıran, ötekileştiren bir anlayışa sahip kişilerdir. Dolaştıkları her yerde ‘bizlere üye olun, yetkiyi alalım, her şeyi düzelteceğiz’ diyen bu sendikalara soruyorum. Sizlerin yetkili olduğunuz dönemlere de tanıklık etti AFAD personelleri. Yetkili olduğunuz dönemde SDS, yemek, ulaşım, nöbet, dalış tazminatı ve fazla mesai ücretleri ellerimizden gitti. Neden seyirci kaldınız? Neden bunun önüne geçmediniz? Yılın hiçbir dönemi akla gelmeyen AFAD çalışanları neden yetki döneminde düzenlenen kahvaltılarla veya dağıtılan eşantiyonlarla kandırılmaya çalışılıyor? Sizce AFAD çalışanlarının ihtiyacı olan şey kahvaltı veya üç kuruşluk ajanda mı yoksa özlük haklarında yapılacak çalışmalar ve düzenlemeler mi? şeklinde konuştu.
AFAD PERSONELİNE HİÇBİR ŞEY KAZANDIRMADINIZ
Yetkili sendikaların yıllardır AFAD çalışanlarına hiçbir şey kazandırmadığını dile getiren AFAD-SEN Genel Başkanı Ayhan Çelik, Bu tür sendikacılar ancak dağıttıkları takvimlerdeki İngiliz askerlerini Türk askeri diye yutturmaya, daha önce defalarca kez yetki almasına rağmen AFAD personeline hiçbir şey kazandırmayarak ve buna rağmen ‘bizlere destek verin yetkiyi alalım, sizleri yaşatalım’ masalıyla AFAD çalışanlarını uyutmaya çalışan zihniyete sahiptirler. Sendikacılık devletin sarayını eleştirip, kendilerine yaptırdıkları kocaman binalarda saltanat sürmekle, bu binanın önündeki lüks makam araçlarına binmekle de olmuyor. Sendikacılık emek ister, yürek ister, inanç ister, güven ister. Sendikacılık birilerine çamur atarak, ortalığı karıştırarak yapılan bir iş değil, sendikacılık çalışarak üyelerinin menfaatini korumak uğruna gecesini gündüzüne katanların yapacağı bir iştir. Bizler AFAD Çalışanları Sendikası olarak siyasal görüşü, tabiiyeti, etnik kökeni, fikri ve zikri ne olursa olsun bütün AFAD çalışanlarını kucaklayan, ayrıştırmayı ayaklarının altına alarak birleşme olgusu ile hareket eden, kış uykusuna yatmadan yılın sadece yetki dönemlerinde değil her anında çalışan bir sendikayız. Sendikacılık, sağa sola sataşarak ve bu suretle kendine taraf teşkil etmek suretiyle, bir tiyatrocu edasıyla tribünlere oynayarak yapılan bir iş değil, himayen altında bulunan üyelere sahip çıkmaktır. Sendikacılık ülkenin siyasi akışına yön vermek değil, yılın 12 ayı da üyeleri için çalışma yapmaktır. Bizler AFAD çalışanlarının tek bir çatı altında toplanarak güçlenmesi, kendi mücadelelerini kendileri sürdürmesi adına başımız dimdik bu yolda yürümeye devam edeceğiz. Tabiri caiz ise; kim ne derse desin, kervanımız yürümeye devam ediyor diye konuştu.
Muş Manşet Gazetesi
